Haber/Nurettin ARKAN - Isparta’da 40 yıldır perde dikimi yapan Sefa Şahin (61), mesleğin ehil ellerde ve yasal zeminde yapılması gerektiğini söyleyerek, “Bizim yetiştirdiğimiz çıraklar belgesiz atölye açıyor. Bu işler yasanın el verdiği şekilde yapılmalı” dedi.
Mesleğe çok genç yaşta başladığını belirten Şahin, açıklamasında; “15 yaşında evde dikiş dikiyordum. Sonra dışarıya atıldım. Emekli olasıya kadar başka yerlerde çalıştım. Emekli olduktan sonra da kendi atölyemi kurdum. Bu zanaatı yapan birçok kişi var ve şimdi bizlerin yetiştirdiği çıraklar, resmi bir belge olmadan atölye açabiliyorlar, evde yapabiliyorlar. Bizi olumsuz etkiliyor. Bu işlerin yasanın el verdiği şekilde yapılması gerekiyor. Ben mesela atölyemi kurabilmek için 51 yaşında okula gittim. Gençlere bu mesleği tavsiye ederim. Fakat teknoloji gelişmesiyle birlikte mesleklere pek fazla yönelmiyorlar. Öğretiyorum, hoş tutuyorum ama bir yere geldiği zaman bir duraksama oluyor. Bu meslek iyi insanların elinde olduğu sürece ilerisi vardır. Ayrıca bizler eleman alımı yapamıyoruz; sigorta primleri çok yüksek, maaşlar ve fiyatlar yüksek. Ama buraya bir genç gelip ‘Ben öğrenmek istiyorum’ dediğinde bu yüksek maliyetler de zor değil, yeter ki düzgünce çalışılsın. Gençlerde heves yok. Benim zamanımda boş zamanlarımızda halı işlerdik, anneye babaya yardım ederdik. 10 senedir çocuklar mesleğe yönlendirilmiyor. Meslek liselerinin kapatılması bu anlamda zararlı oldu.Isparta genelinde hazır perdeye çok talep yok ama hazır alan da var. Fabrikasyon ürünlerin kalıpları belli, standart ölçülerde çıkıyor, her eve uymuyor. Bir eve perde dikildiği zaman en az 10 sene kullanılıyor. Müşterilerime de bunun tavsiyesini veriyorum: ‘Hazır almayın, yaptırın, daha rahat kullanılabilir,’ diye. Büyük zincir marketlerde perde satılıyor ve bu durum, perdeyi satan kişiler için olumsuz bir etki yaratıyor. Dikenleri etkilemiyor çünkü ölçüsü tutmadığı zaman bizlere talep oluyor, ölçüsünü yaptırabilmek için” şeklinde konuştu.
Gençlerin daha çok kolay yıkanabilir ürünler tercih ettiğini söyleyen Şahin, açıklamasında; “İyi bir perdenin kullanımı için kimisi ‘yıkandığı zaman çabuk yıpranıyor’ diyor ama bu bir yanlıştır. Ayda 1 kez perde yıkanmalıdır. Güneşlik, tül perdenin türü fark etmiyor. Daha sonra ütü yapılmalıdır. Yıkamak ve ütülemek, kumaşın ömrünü uzatır. Perdenin yapım aşaması biraz yetenekle ilgilidir. Eğer benim ütücüm olsa, günde 200 metreye yakın dikerim. Bu da ortalama 2 daireye tekabül ediyor. Ancak tek başıma çalıştığım için 100-150 metreye yakın dikebiliyorum. Çünkü ütüsünü yapıyorum, düğmesini takıyorum. Sayısını hatırlayamayacak kadar çok çırak yetiştirdim ama mesleğe karşı devamlılık olmadı. Ama bazıları da evde yapıyor. Perde modasında model olayı bitti. Artık daha çok düz ve sade ürünler tercih ediliyor. 1-2 senedir model olayı yok çünkü bakımı, kullanımı çok risklidir. Temizlemesi çok zor. Şimdiki gençler daha kolay yıkanabilir ürünler tercih ettiği için, daha düz ve sade modeller revaçtadır. Ayrıca, son 2 yıldır eskiye dönüş var, pastel renkler tercih ediliyor. Bu senenin renkleri henüz firmalardan daha gelmedi. Genelde 10 yılda bir eskiye dönüş olduğu için pastel, canlı renkler bu sene olacak gibi düşünüyorum. Benim öngörüm bu yönde.Yurt dışından gelen çok oluyor. Almanya’dan, Fransa’dan, Belçika’dan, Hollanda’dan beğenerek gelen, diktirmek isteyenler oluyor. Çünkü Avrupa’da perde dikim atölyeleri yok, kumaş satan yok. ‘Buradan gidiliyor’ dense de, belirli ülkelere; Hindistan, Katar, Arabistan gibi ülkelere gidiyor. Türkiye’den ithal perdeler Avrupa ülkelerine gitmiyor. O yüzden de yaz tatillerine geldiklerinde diktirip gidiyorlar” diye belirtti.