Yarım asırlık şair ve yazar Zeki Çelik

HABER/ Gizem SARIKAYA- Isparta’da 68 yaşındaki şair-yazar Zeki Çelik, evinin alt katını kültür ve sanat evine dönüştürdü. Kendi eserlerini ve birçok kitabı sanat evinde sergileyen Çelik, 160 çeşit eser yazdı. 

Isparta’da doğup büyüyen Çelik, 52 yıl önce Ankara’da şairlik ve yazarlığa başladı. 160 çeşit eserinin 55 adetini okuyucuyla buluşturdu. Edebiyatın her alanında çalışmaları olduğunu belirten Çelik, yazmanın kendisine mutluluk verdiğini söyledi. Çelik; “1971 yılında sanat hayatıma atıldım. Ankara’da yazarlığa ve şairliğe başladım. O gün bu gündür yazmaya devam ediyorum. Edebiyatın her dalında Türk dünyası kültürüne katkı sağlayabilmek için 160 çeşit eser yazdım. Bu yazmış olduğum 160 çeşit eserin de 55 adedini okuyucusuyla buluşturdum. Yıl başına kadar kitap sayım 60 olacak. Edebiyatın en zor dallarıyla uğraştım. Bugüne kadar edebiyatımızda eksik olan ne varsa onları yazmaya çalışıyorum. Yazdıkça mutlu oluyorum. Yazdıkça yaşadığımı hissediyorum. Daha önce başka bir yerdeydik ama oraya sığamadık. Sonra evimin alt katında 2014 yılında kültür ve sanat evini oluşturdum. Yarım asırlık bilgi birikimim, arşivim var. Burada görmüş olduğunuz süslemeleri bile kendim yaptım. Yapacağım sanat evi amacına ulaşsın dedim. Ailecek sanat düşkünüyüz. Sanat para için yapılmaz. Ruhani bir dünyada yaşıyoruz biz. İnsanların yaşadığı bir dünya varsa, benim yaşadığım binlerce dünya var. Bu sanat aşkımla bu sanat ruhumla yaşıyorum” dedi.

KOLON KANSERİ OLDUĞUNU ÖĞRENDİ AMA YAZMAYI BIRAKMADI

2014 yılında kolon kanseri geçirdiğini ve hastalığa karşı mücadele verdiğini belirten Çelik, bu süreçte yazmayı bırakmadığını söyledi.

Kansere yakalandıktan sonra hayat hakkında her konuya değinmesi gerektiğini anlayan Çelik, bu bağlamda sağlık ile ilgili 5 eser yazdığını ifade etti. Çelik açıklamasında; “2014 yılında büyük bir rahatsızlık geçirdim. Kolon kanserinden ameliyat olduğum için hayat sürecinde her konuya değinmem gerektiğini anladım. Eserlerimin arasında 5 çeşit sağlıkla ilgili yazdığım kitaplarla da bizzat yaşadığım örnek ve hastalara moral için bu kitapları çıkardım. Aradığınız her konuyu bende bulmanız mümkün” şeklinde konuştu.

GEÇİMİMİ HASIR ÇANTA ÖREREK SAĞLIYORUM

Geçimi hasır çanta örerek sürdürdüğünü söyleyen Çelik, yazdığı eserlerin basın tarafından değer görmediğini söyledi.

Eserlerin değer görmemesinden dolayı 2000 yılında Göller Bölgesi Yazarlar ve Şairler Derneği’ni kurduğunu ve dernek adına Duygu Seli Bülteni’ni çıkarmaya başladığını söyledi. Çelik, şu şekilde devam etti; “Daha önce şairim, yazarım diyerek basına eserimizi sunduğumuz zaman çöplükleri dolduruyorduk. Bunlar benim çok gücüme gidiyordu. Bunu düşünerek 2000 yılında Göller Bölgesi Yazarlar ve Şairler Derneği’ni kurdum ve dernek adına Duygu Seli bültenini çıkarmaya karar verdim. En azından kendi yağımızda kavrulalım ve arkadaşların eserlerine yer vermek için Duygu Seli bülteni çıkardım. Birçok arkadaşım eserini gördükçe mutlu oluyordu. Her alanımda her çalışmamda mutlaka bir farklılık ortaya koymaya çalışıyorum. Geçim kaynağımda 40 yıldır hasır örgü çanta örerek ve satarak karşılıyorum” dedi.

ISPARTALI OLMAK BİZİM İÇİN BÜYÜK ŞANS

Çelik, Isparta’nın Türkiye’nin değil dünyanın gül bahçesi olduğunu belirterek Ispartalı olmanın büyük bir şans olduğunu söyledi.

Isparta için yazdığı şiirden bir dörtlükte okuyan Çelik, açıklamasında; “Isparta öyle bir şehir ki gerçekten Ispartalı olmak büyük bir şanstır bizim için. Neden şanstır? Peygamber Efendi’mizin gül kokusu burada. Rabbim öylesine verimli toprakların üzerine bizleri yerleştirmiş ki şükürler olsun diyorum. Türkiye’nin değil dünyanın gül bahçesi Isparta. Diyorum ki; Burada güllerin hası, meşhur meyvesi halısı. Şirin ili Isparta’sı, dünyanın kalbi Türkiyem” ifadelerine yer verdi.