Sayılı günler çabuk geçermiş. İşte mübarek Ramazan ayı da geldi, geçip gidiyor. Son bir haftaya girdik bile. Bayramdan yaklaşık bir ay kadar sonra da ülkemizin geleceği adına çok önemli sonuçlara gebe olan cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimleri var. İktidar, ülkenin yaşına atıf yaparak bu seçimlere çok daha farklı bir anlam yükledi. Türkiye yüzyılı, dedi. İyi de söyledi…

Bu hayati seçim öncesinde ittifaklar var, masalar var. Tek başına yola çıkanlar var. Masalara kalkıp tekrar oturanlar var. Hiçbir araya gelmeyeceklerin birtakım güçler yoluyla yollarının kesişmesi var. Var da var… Cumhurbaşkanı adaylarımız henüz belli oldu. Tayyip bey, Muharrem bey, Kemal bey ve Sinan bey… Bu seçimin en heyecanlı süreci galiba cumhurbaşkanlığında geçecek. Seçimin diğer bir ayağında da tabii ki milletvekili adayları seçimi var.

Tek başına seçime giren partiler için görünürde bir sıkıntı yok gibi. Cumhur ittifakında Ak Parti ve MHP daha önceki seçimlerde de beraber oldukları için birbirlerinin ilke ve prensiplerini siyaseten ezberlediler zaten. Bu anlamda pek sıkıntı yaşamayacaklarmış gibi görünüyor.

Ama diğer ittifaklarda bu rahatlık söz konusu değil. Başta CHP olmak üzere birlikte yola çıkılan partilerinin adaylarına, CHP listelerinizde mecburen yer vermek gibi bir handikapları olacaktı. Zaten millet ittifakında neredeyse 7-8-9 çeşit var, ayak var. Akıllarda, Meral hanımın masadan apar-topar kalkıp, siyaseten zehir zemberek mesajlar vererek hangi üst akıl ya da derin güç tarafından masaya tekrar dönmeye zorlanması var. Üç gün sonra masaya gönülsüz ve suratını ekşitmiş şekilde dönüşü var. Bu istifhamlar hala cevap bulamadı. Elazığ, Edirne, Manisa vs İP teşkilatları başta olmak üzere milliyetçi seçmen hala cevap bekliyor.

Aynı Millet ittifakında; bir yandan da partiler seviyesinde olmasa da ferdi olarak bir sataşma ve söz dalaşı devam ediyor. Herkes birbirine seçim öncesi ayar verme derdinde. Bunun sebebi olası bir yenilgi durumunda “biz partimiz adına falan kişiyle bu sıkıntıları dile getirmiştik”, uyanıklıkları. Tabiri sevmem ama tam bir şark kurnazlığı aldı başını gidiyor. Millet ittifakı belli etmese de tüm hesaplarını Muharrem İNCE’ye odaklamış. Beklenilen ikinci tura kalma durumunda İNCE’nin kapısını çalmak zorunda kalabilirler. Millet ittifakında, kah Meral hanıma, kah Muharrem İnce’ye, kah Kılıçdaroğlu’na, kah HDP kanadına, kah ittifakın diğer çok küçük ortaklarına siyasi ayar verme derdine düşenler her gün medyaya malzeme üstüne malzeme veriyorlar. Fazıl Say’dan, Can Ataklı’ya kadar herkes telaş içinde.

Bu arada, üçbuçuk senedir İstanbul’a bir çivi çakmaya fırsat bulamamış belediye başkanımız da, ittifak içi ayar verme operasyonlarına pek katılmayarak il il gezip kendi reklamını yapmanın peşinde. Isparta’ya bile geldi. Öyle aman aman bir teveccüh göremedim ben. Ama İmamoğlu bey gerçekten uyanık. Seçimi kazanırlarsa “ama seçim öncesi nasıl çalıştım ben” ya da seçimi kaybederlerse “arkadaşlar bu CHP’yi bu çıkmazdan, bu yenilmişlik sendromundan, bu yok oluştan anca ben kurtarırım” deyip partinin tabanına hakim olma derdinde. Keşke İmamoğlu bu kurnazlık enerjisini İstanbul belediye başkanlığı için gösterebilseydi de şehir biraz hizmet görseydi...

Gelelim Ispartamıza. Bütün partilerin adayları belli oldu. MHP’de Hasan Basri bey, Selim bey ve Ahmet bey listede yer aldılar. CHP’de Yalım bey, Tamer bey ve Hüseyin bey listede yer buldular. İyi Partide Aylin Hanım ve Kodaman hoca listede yer aldı. Tüm partilerin tüm adaylarına ülkeye hizmet adına yola çıktıkları için tebrik ederim. Sonuçta siyaset bir gönül işidir. Cesaret işidir. Özgüven gerektirir. Birikim gerektirir. Sorumluluk gerektirir…

Partimiz Ak Parti’de ise tatlı sevinç ve hüzünler var. Üç dönem kuralına takılan kurucu il eski başkanımız Recep ÖZEL bey ve S. Sadi BİLGİÇ beyler aday olmadılar. Onların yerlerine mevcut vekilimiz GÖKGÖZ bey ve eski il başkanımız ZABUN bey ilk iki sırada yer aldılar. Ben buraya kadar pek sürpriz görmedim. Merakımız, onca değerli aday adayımızın arasından üçüncü ve dördüncü sırayı kimin alacağı idi. Aile ve Sosyal Politikalar eski il müdürümüz Yakup KÜTÜK bey ve iş insanımız ve teşkilatımızın yakından tanıdığı Nesrin SEMİZ hanımın üçüncü ve dördüncü sıraya yerleştiler.

Tüm Ak Partililer olarak gerek Recep bey ve gerekse Süreyya beyin aday olmamasına, yeni isimlerin meydana çıkması adına çok sevindik. Görev almayan vekillerimize Ispartamız adına selam ediyoruz, teşekkür ediyoruz, hizmetleri adına takdirlerimizi sunuyoruz. Adaylarımızın hepsi gül şehrimiz adına hayırlı ve uğurlu olsun… Kalın sağlıcakla…

İsmail TANIŞMAN