HABER/ GAMZE HAN- Isparta Valiliği tarafından 6 Şubat 2023'de Kahramanmaraş merkezli olan ve 11 ili etkileyen depremin 2. yıldönümünde hayatını kaybedebler için anma programı düzenlendi.
Vali Abdullah Erin Başkanlığı’nda düzenlenen programa İl Jandarma Komutanı Yunus Emre Karamanoğlu, İl Emniyet Müdürü Erdem Bildirici ve AFAD Müdürü Bilal Öztürk ile ilgili kurumların yetkilileri katıldı.
Vali Abdullah Erin, Kahramanmaraş merkezli 11 ilimizi etkileyen depremde 53 Bin 537 vatandaşın hayatını kaybettiğini belirtti.
Devletin hızlı müdahaleleriyle 200 Binin üzerinde konut inşa edildiğini, bu yapılar arasında 169 Bin konut, 32 Bin köy evi ve 150 civarında iş yeri bulunduğu ifade eden Vali Erin, açıklamasında; ‘’6 Şubat 2023 yılında meydana gelen ve asrın felaketi olarak isimlendirdiğimiz Kahramanmaraş merkezli depremlerin ikinci yıl dönümüdür. 2 yıl geçti üzerinden, büyük kayıplara ve ağır yıkımlara sebebiyet veren bu depremin yıldönümünde, depremler sonucu kaybettiğimiz 53 Bin 537 vatandaşımızı ve yine bu deprem nedeniyle yaralanan 100 Bin üzerindeki vatandaşımızın acısını, üzüntüsünü yüreklerimizde aynı tazeliğiyle hissediyoruz. Deprem bütün milletimizin belleklerinde uzunca bir süre silinmeyecek derin izler bıraktı. Ben bu vesileyle, öncelikle hayatını kaybeden 53 Bin 537 vatandaşımızın her birine Cenab-ı Allah'tan bir kez daha rahmet diliyorum. Mekanlarının cennet olmasını temenni ediyorum. Öbür taraftan, bu felakette yaralanan 107 Bin üzerindeki vatandaşımıza da bir kez daha geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Deprem sonrası yaralanan ve tedavisi devam eden vatandaşlarımız var. Onlara da Cenab-ı Allah'tan acil şifalar temenni ediyoruz. Böylesine büyük bir felakette, bir taraftan da milletlerin birliğinin, beraberliğinin ve kardeşliğinin, dayanışmasının da sınandığı dönüm noktaları olarak kayda geçen günler, çok şükür milletimiz, depremin olduğu andan itibaren büyük bir sınav vermiştir. İnsanlarımız, deprem bölgesindeki kardeşlerine yardımcı olmak için seferberlik havası içerisinde kendiliğinden harekete geçmek suretiyle oradaki kardeşleriyle tek yürek olabilmeyi başarmıştır. Devletimiz de depremin ilk anından itibaren bütün kurum kuruluşlarıyla ve imkanlarıyla depremin etkilerinin azaltılması ve gerekli müdahalelerin yapılması için büyük bir seferberlik içerisinde hareket etmiştir. Gerek milletimizin gösterdiği duyarlılık, gerekse Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde İçişleri Bakanlığımız, Çevre Bakanlığımız ve diğer bakanlıklarımızın elbirliğiyle yürüttükleri çalışmalar sayesinde asrın felaketi olarak isimlendirilen bu tarihi günü, asrın birlikteliğine ve asrın dayanışmasına çevirmeyi de başarmıştır. Anadolu coğrafyası, yüksek sismik aktiviteye sahip olan bir toprak parçasıdır ve bu sebepten dolayı tarih boyunca birçok depreme şahitlik etmiştir. Ülkemiz, öbür taraftan dünyada en fazla diri fay hattına sahip olan bir ülkedir. MTA’nın tespit ettiği 500 civarında diri fay hattının ülkemizde yer aldığını biliyoruz. Bu faylardan kaynaklı olarak da yüksek ve yoğunluklu deprem hareketliliğinin olduğu bir coğrafyada yaşıyoruz. Can kayıpları ve meydana gelen hasar itibariyle değerlendirdiğimizde son 100 yılda 3 tane depremden bahsedebiliriz. Bunlardan bir tanesi 1939 Erzincan depremidir. Diğeri, hepinizin bildiği 1999 yılında meydana gelen Gölcük depremidir ve son olarak 2023’te 6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremler olmuştur. 6 Şubat 2023 tarihinde 9 saat arayla 7.7 ve 7.6 büyüklüğünde, Pazarcık ve Elbistan merkezli meydana gelen depremler, oluş şekli, etkilenen alan, etkilenen nüfus, oluşan yüzey kırıkları ve aynı zamanda 7 ayrı fay segmentinin kırılması itibariyle, Anadolu coğrafyasında son 500 yılda meydana gelen en büyük afet olarak tarihe geçmiştir. 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremler sonucunda, 570 km uzunluğunda yüzey kırıkları oluşmuş, yer kabuğu da bu depremler sonucunda 7.3 metre yer değişikliği yapmıştır. Bu şiddette, bu büyüklükte tarihin ve Anadolu coğrafyasının şahit olduğu en büyük deprem olduğunu görüyoruz. Depremlerde 11 ilimiz doğrudan etkilenmiş, 18 ilimizde de çeşitli büyüklüklerde ve etkilerde hasarlar meydana gelmiştir. Deprem, bu kadim geçmişe sahip olan 11 şehrimizdeki toplamda 14 Milyon insanı doğrudan etkilemiştir. 6 Şubat 2023 tarihinden bu yana, bu bölgede 75 bin üzerinde çeşitli büyüklüklerde artçı sarsıntılar meydana gelmiştir. Depremler sonucunda, biraz önce ifade ettiğim gibi, basında ve değişik platformlarda gerek devletimizin kurumlarına yönelik haksız değerlendirmelerin yapıldığını görüyoruz. Depremden hemen sonra, bu büyüklükteki bir depreme, bu süratte ve etkililikte ancak bu kadar hızlı ve etkili müdahale edilebileceğini kabul etmek lazım. Geniş bir alana yayılan ve belki Birleşmiş Milletler'e üye 100 ülkeden daha fazla alanı kapsayan bir alanda meydana gelen bir depremden söz ediyoruz. Kurumlarımız, bütün kuruluşlarımız ve vatandaşımız, elinden geleni sabahın dördünden, depremin meydana geldiği andan itibaren bütün gayretini ortaya koymuştur. Hızlı bir şekilde bölgeye 1 Milyonun üzerinde çadır sevk edilmek suretiyle 350 çadır kent kurulmuş. Bu çadır kentlerde kurulumu tamamlanan 650 bin civarındaki çadıra, oluşturulan geçici barınma alanlarında 2.5 Milyon depremzede çadırlara yerleştirilmiştir. Yine aynı şekilde kurulan 426 konteyner kente, 221'in üzerinde konteyner yerleştirilmesi suretiyle 1 Milyon civarında vatandaşımızın da konteynerlarde geçici barınmaları temin edilmiştir. Deprem sonrasında hemen başlatılan ve hızlı bir şekilde tamamlanan hasar tespit çalışmaları sonucunda, 2,5 Milyon civarındaki binanın incelemeleri yapılarak tamamlanmıştır. Ve bu 2,5 Milyon civarındaki binanın %58'inin hasarsız, %29'unun az hasarlı, %13'ünün de orta ve üst derecede hasarlı olduğu tespit edilmiştir. Hasar tespitleri ve hasarlı binaların tespit edilmesinden sonra da hak sahipliği çalışmaları, yine oluşturulan komisyonlar aracılığıyla, Çevre Şehircilik Bakanlığımız ve valilerimizin koordinasyonunda hızlı bir şekilde yapılarak tamamlanmış, itiraz süreçleri değerlendirilmiş ve 445 binin üzerinde hak sahibi de tespit edilmiştir. Tabi bütün amacımız, gayemiz, geçici barınma alanlarında yakınlarını, akrabalarını kaybeden, geçici barınma alanlarında hayatını idame ettirmeye çalışan vatandaşlarımızın acısının hafifletilmesi ve hızlı bir şekilde inşa edilecek konutlara yerleştirilmesi suretiyle sıcak yuvalara kavuşmalarının temin edilmesidir. Temel hedef olarak ele alınmıştır. Deprem anından itibaren de Sayın Cumhurbaşkanımızın sürekli dillendirdiği, ‘Son vatandaşımız sıcak yuvasına kavuşuncaya kadar deprem bölgesini yalnız bırakmayacağız ve bütün vatandaşlarımızı bu anlamda kalıcı, güvenli konutlarına kavuşturmak için de devletimizin bütün imkanlarını seferber etmeye çalışacağız.’ Bu çerçevede, 11 ilde halen faaliyetini devam ettiren 3 Bin 481 şantiyemiz var ve bu şantiyelerde 182 Bin kişi, 7-24 saat esasına göre aralıksız bir şekilde çalışmak suretiyle hızlı konut üretimini ve inşasını devam ettiriyorlar. Bugüne kadar toplamda, 2 yıl gibi bir süre içerisinde 200 Bin üzerinde bağımsız yapının inşa çalışmaları tamamlanmıştır. Bunlardan 200 Bin bağımsız yapının 169 Bin konutlarda, 32 Bin köy evlerinde ve aynı zamanda da 150 civarında iş yerinden oluşuyor. 2025 yılı sonuna geldiğimizde de inşallah toplamda 452 Bin 983 bağımsız yapıyı tamamlamak suretiyle vatandaşlarımızın tamamının bu konudaki beklentilerini karşılamış olacağız. Yani toplamda 358 Bin üzerinde yapıyı, bağımsız yapıyı, binayı yapmak suretiyle depremden etkilenen vatandaşlarımızın bir nebze de olsa acılarını hafifletmeye devletimiz, hükümetimiz gayret edecektir. Bu büyüklükteki bir imar, inşa çalışmasının bugüne kadar Avrupa ülkeleri de dahil hiçbir ülkede bu hızda ve etkinlikte yapılamadığını da ayrıca belirtmek isterim. Deprem bölgesi için bugüne kadar toplamda 75 Milyar dolar yatırım yapıldı. Ve yapılması planlanan konutların, iki yılın sonunda %50'ye yakını, çok şükür tamamlanmış oldu. Tabii toprağa verdiğimiz canlarımıza Fatihalar ve dualar ile ve hüzünle yad etmeye devam ederken, öbür taraftan da milletimize verdiğimiz sözü, devletimiz büyük bir gayret ortaya koymak suretiyle canla başla tamamlama gayreti içerisindedir. Bu çalışmaları, tüm şehirlerimizin imar ve ihya çalışmaları, tabii sadece konutlar yapılmıyor, konutların yanında bütün altyapılar neredeyse değişiyor, bütün eğitim tesisleri, sağlık tesisleri, dezavantajlı vatandaşlarımıza hizmet sunacak binalar, tesisler, spor alanları ve bir şehirde olması gereken ne varsa, bu imar ve ihya çalışmaları sırasında bunlar da yapılıyor. Hem güvenli hem de vatandaşlarımızın bütün ihtiyacını karşılayacak aslında yeni, büyük, koca şehirler inşa ediliyor. Rabbim, ülkemize ve milletimize bir daha böyle acılar ve büyük sınavlarla, afetlerle karşı karşıya bırakmasın ve bizleri böyle imtihanlara da maruz bırakmasın. Ben bu vesileyle bir kez daha deprem nedeniyle hayatını kaybeden 50 Bin üzerindeki vatandaşımıza Cenab-ı Allah'tan rahmet diliyorum. Yaralanan kardeşlerimize geçmiş olsun dileklerimizi iletiyorum ve yine tedavisi devam eden kardeşlerimize de en kısa sürede sağlıklarına kavuşmalarını Cenab-ı Allah'tan temenni ediyorum’’ açıklamalarında bulundu.
Yaşar32
06 Şubat 2025 Perşembe 14:23Hangi dayanışma? Bağıra bağıra öldüler. Unuttuk gitti. Yangını da unuttuk. Bizim değişme ihtimalimiz yok. Sıradaki felaketi bekliyoruz.