UÇMAN 12 EYLÜL'Ü KALEME ALDI

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Üst Kurul Delegesi ve İş İnsanı Hüseyin Uçman 12 Eylül’ü kaleme alarak, vatan uğruna can veren ülkücü şehitlerini rahmetle andığını belirtti.

Uçman; "Tanı ağarmamış gecelerin ummanında hilalimizi yüzdürdük.Umutsuzluğun koyu sisinde, çilelerin derin kovuğunda, birbiri ardına kurulan tuzakların çetin şartlarında haysiyet mücadelesi verdik. Yapamazlar dediler, yaptık. Başaramazlar dediler, başardık." Bilge Lider Devlet Bahçeli’nin dediği gibi tamda böyleydi Ülkücünün tarifi. Rahmetli Galip ağabey Ülkücünün Çilesi makalesinde ne kadar güzel anlatmıştı aslında tüm gerçekleri. O yiğitler; Banka soymadılar, Hakim öldürmediler, Polise taş atmadılar.

Sadece "Yaşasın Milliyetçi Türkiye" dediler. Ömürlerinin en deli en güzel çağlarında. Kavgalarda, işkencelerde, mahpuslarda en önde oldular. Siz yürüyün biz arkadan geliriz hiç demediler. Adına vatan denilen bir deli sevdaydı o.

Kalem yazmaz,

Kelama sığmaz...

Darağaçlarında sallanan,

Zindanlara atılan.

Türk Milletinin Asırlık dertlerini

Çelimsiz omuzlarına yükleyip; Ölüme,işkenceye,sürgünlere güle oynaya gittiler.Dertleri kimseye yaranmak değildi.Darağacında bile son isteğini soran cellattan helallik isteyip vatan sağolsun yeter diyerek şehadete yürüyen devlerdi.Yaşanmamış hayalleri ,yarım kalan hayatları onlar için dert değildi. Çünkü o son sözde saklıydı bütün hakikat “ Vatan Sağolsun “.12 Eylül ihtilalinden bu yana geçen 39 yılda aslında çok birşey değişmedi ülkemizde. Her dönem kendilerine farklı maşalar bulan, haç altında toplanan gayri milli unsurlar aziz vatanımızı bölme sevdasından asla vazgeçmedi. Değişmeyen tek bir gerçek var bu ülkede Ülkemizin teminatı , sigortası olan Ülkücüler .Şükürler olsun ki ; Önce Ülkem ve Milletim , sonra partim ve ben diyebilen , şahsi ve menfi hırsları olmadan vatanı uğruna göz kırpmadan gerektiğinde şehadete bile yürüyebileceğini söyleyen bi Liderimiz var. Okulda asılı Atatürk portresini indirdiği için İngiliz okul müdürünü camdan aşağı atan Başbuğumuz Alparslan Türkeş’ten sonrada böyle bir Lider gerekirdi Türk Milletine.Siyasi çıkar avcılığı yapmadan Milletimiz adına doğru olan neyse o yolda hiç sapmadan ilerleyen.Vatanı için ömrünü feda eden Genel Başkanımız Devlet Bahçeli’ye ne kadar teşekkür etsek azdır.İçimizde ki oluşacağını bildiği kırgınlık ve ayrılıkları hiç düşünmeden Akp ile Cumhur İttifakını kurdu. Önceleri kimse anlamasada şimdi “Vatan olmadan neyin siyasetini yapacağız “ sözleri herkesin aklını başına getirmiştir diye umut ediyorum. Mevzu sen ben değil vatandır efendiler vatan.Onun içindir ki Cumhur ittifakı adı altında kurulan gönül seferberliğine her Türk evladı katılmalıdır .Rabbim o günleri göstermesin ama adına Millet denilen zillet ittifakı fırsatını bulursa memleketi ne hale getireceklerinin provasını İstanbul ,İzmir ve Ankara’da gösterdiler.Şükürler olsun ki Liderimizin önderliğinde Milletimize karşı oynanan hiç oyuna ve kötülüğe fırsat verilmeyecektir . Kayyumsa kayyum , operasyonsa operasyon Vatanımıza kasteden dağdaki solucan dahi olsa hesabını Yüce Milletine verecektir . 12 Eylül’ün 39. yıldönümünde Başta Başbuğumuz Alparslan Türkeş olmak üzere tüm Ülkü Devlerini rahmet minnet ve şükranla anıyorum. Haklarını helal etmelerini temenni ediyorum.