HABER/ Gizem SARIKAYA- Isparta’da Altı Nokta Körler Derneği Başkanı İsmail Er, engellilerin yaşam hakkını zorlaştıran kanun ve uygulamalar hakkında özellikle, engellilere yönelik pozitif ayrımcılık vaadinin yerine, aleyhlerine çıkan yasal düzenlemelerin büyük sıkıntı yarattığına değindi.
Devletin görevi engellilerin hayatını her alanda kolaylaştırmak olduğunu söyleyen Başkan Er, ‘‘Engellilerin yanındayız’ bu söz bugün için geçerliliğini yitirmiştir. Bizi anlayarak, hissederek, sorunlarımızı çözerek yanımızda olmalısınız.’’ Dedi.
Başkan Er, açıklamasında; “Sevgili dostlar, Engellilerin nasıl yaşadıklarını biliyor musunuz? Bu sorunun cevabını kim verecektir. Bir Beyaz Baston Haftası geride kaldı, bu hafta içerisinde çeşitli basın açıklamaları yaptık, sorunlarımızın konuşulduğu toplantılar gerçekleştirdik, beyaz bastonun ne anlama geldiği konusunu işledik. Isparta İl Emniyet Müdürlüğü ile birlikte şoförlerle röportajlar yaptık, beyaz bastonlu bir görme engelliyi gördükleri zaman neler yapmaları gerektiğini sorduk. Bu çalışmalarımızdan dolayı İl Emniyet Müdürümüz sn. Erdem Bildirici’ye tekrar teşekkür etmek isterim. Dostlarım, biz özünde görme engellilere hizmet eden bir derneğiz fakat engelli hakları konusunda hep öncü olmuş, 75 yıllık köklü bir derneğiz dolayısıyla tüm engelli hakları için sürekli mücadele eden sorunlarımızın çözümü için çaba gösteren aynı zamanda çözüm önerilerinde de bulunan bir derneğiz. Başta yetkililer olmak üzere herkese seslenmek istiyorum. Bir görme engellinin nasıl yaşadığını biliyor musunuz ya da ailesinde görme engelli birey olan bir aileyi anlayabiliyor musunuz? Hiç empati yaparak görme engellilerin yerine kendinizi koydunuz mu? Eğer görme engelli olsaydınız neler hissederdiniz, talepleriniz neler olurdu, bunları hiç düşündünüz mü? Siz sağlıklı insanlar canınız sıkıldığında arabanıza binip dışarıya çıkabiliyorsunuz acaba kaç tane görme engelli bunu yapabilir? Eğitim almak için okula gidiyorsunuz, çalışmak için iş yerinize gidiyorsunuz, sosyal hayatınızı yaşamak için sinemaya, tiyatroya, konserlere gidiyorsunuz, peki bunları kaç tane engelli yapabiliyor? Bugün hala derneğimizde üniversite okumuş pırıl pırıl dört genç kızımız iş hayatına atılmak için evine kapanmış bekliyor. Bazıları ise en yüksek engelli maaşı olan 5.700 TL ile hayatını sürdürmeye çalışıyor. Bu durum vicdanları rahatsız etmiyor mu? Özellikle seçip meclise gönderdiğimiz milletvekillerine seslenmek istiyorum: Seçim zamanı kapı kapı gezdiğiniz engellilerin evlerine bir daha ne zaman gittiniz? Biz engellilerin sorunlarını çözmeniz için sizleri vekil tayin ettik ama görüyoruz ki Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde engellilerin aleyhine çeşitli kanunlar çıkıyor. Bunları yaparken engellilerin hayatının ne kadar zorlaştığını düşünebiliyor musunuz? Güya anayasada engellilere pozitif ayrımcılık maddesi var, bırakın pozitif ayrımcılığı son zamanlarda her şey aleyhimize gelişmekte. Örneğin ÖTV'siz araç alan engellinin aldığı evde bakım ücreti kesilmekte. Engellilere tanınan ÖTV'siz araç hakkının süresi 10 yıla çıkartılmakta ve yerlilik oranı minumum yüzde 40 olmakta. Bütün bu engellilerle ilgili aleyhimize olan kanunları çıkartırken hiç mi vicdanınız sızlamıyor? Devletin görevi engellilerin hayatını her alanda kolaylaştırmaktır. Yerelde ya da genel anlamda sorunlarımızın konuşulması için milletvekillerimizle, sayın Valimizle, sayın Belediye Başkanımızla ve tüm ilgili kurum ve kuruluşlarla hayatımızı zorlaştıran tüm sorunları görüşüp konuşmak istiyoruz. Hani hep söylüyorlar ya "Engellilerin yanındayız" bu söz bugün için geçerliliğini yitirmiştir. Bizi anlayarak, hissederek, sorunlarımızı çözerek yanımızda olmalısınız. Bu duygu ve düşüncelerle herkese saygı ve sevgilerimi sunuyorum” dedi.
muhammed
18 Ocak 2025 Cumartesi 18:23ismail bey çok doğru söylüyor fakat türkiyede bu seviyede sosyal devlet malesef yok, olacağını da sanmiyorum.