Mevcut aşılama hızıyla Türkiye’nin aşılanması 1 yıl 10 ay sürecek

Konuşmasında kısıtlamalar esnasında vatandaşlara yeteri kadar destek verilmediğini dile getiren Milletvekili Cesur, hükümeti salgının seyrinde uygun koşulları sağlamadan normalleşme adımları atıldığı konusunda uyardı.

TÜRKİYE’DE BÜTÜNCÜL VE ÇAĞDAŞ BİR PANDEMİ YÖNETİMİ YOK

Geçtiğimiz yıl Nisan ayında Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın "Biz, bu virüsün, yani Covid-19'un bu kadar hızlı yayıldığını bilmiyorduk." dediğini hatırlatan Milletvekili Cesur, “İYİ Parti olarak, geçtiğimiz yıl 30 Ocak’ta virüsün yayılabileceği ve önlem alınması konusunda önerge vermiştik. Bu sürede 2 milyon 711 bin vatandaşımız hastalandı; 383'ü sağlık çalışanı, 28 bin 638 vatandaşımızı da kaybettik. PCR negatifleri sayarsak ölümler bu sayının iki katı.” dedi.

2020’DE 100 BİN ESNAF BATTI

2020 yılında 100 bin esnafın kepenk kapattığını söyleyen Cesur, “Bu süreçte de borçlular, icralar arttı, geniş tanımlı işsizlik arttı, iflaslar zinciri arttı ve zincirler hâlâ kapılarda duruyor; çünkü destek yok. Yani yok denecek kadar az. Ve aslında var diyecek kadar da yok. Bütüncül veya çağdaş bir pandemi yönetimi olmadığı için, 1 Haziran’da erken normalleşme kararı alındı. Daha sonra günlük 30 bin vakaları gören Türkiye, bugün bu tehlikenin bir yenisiyle daha karşı karşıya. Yapacağınız vatandaşa destek vermek ve önlemleri alıp sonra normalleşmek, 1 yıldır yapmadınız bunu.” dedi.

MİLLİ GELİRDEN VATANDAŞA AYRILAN PAYDA DÜNYA SONUNCUSUYUZ

İYİ Parti Grubu’nun 31 Mart 2020'de dünyada ekonomik destek paketleri açıklanırken, "Vatandaşa ayrılan kaynak çok az, salgın destekleri yetersiz ve devletler desteklere millî gelirlerinin yüzde 10-12'sini ayırıyor, bizim de böyle yapmamız gerekiyor." dediğini hatırlatan Cesur, IMF verileri ile Türkiye’nin salgın için ayırdığı ekonomik destekleri değerlendirdi:

“Türkiye'de vatandaşlara sağlanan nakit desteğinin millî gelire oranı %1,1. Dünya’da Meksika'nın ardından sonra sonuncuyuz. Gelişmekte olan ülkeler ortalaması %3,5; gelişmiş ülkeler ortalaması %12,5.”

“Salgın ekonomik destek paketinin tümü içinde vatandaşlara ayrılan pay, Türkiye’de %11,1. Tüm paketin içinden vatandaşa bunu veriyorsunuz ve burada da dünyada sonuncuyuz. Desteklerin %89'unu şirketlere ve bankalara veriyorsunuz, sözde destek veriyorsunuz yani. Gelişmekte olan ülkeler desteklerinin %58’ini, gelişmiş ülkeler %53’ünü vatandaşlarına veriyor.”

VATANDAŞA AÇIKLANAN NORMALLEŞME TABLOSU HAVUZ PROBLEMLERİNDEN KARIŞIK

Salgının daha bulaşıcı ve aşıya daha dirençli mutasyonların ortaya çıkması ile yeni bir boyut kazandığını söyleyen Cesur, “Kısıtlamalar zamanında vatandaşa destek vermeyerek, mutasyonların daha fazla yayılma ihtimali olduğu bir zamanda da normalleşerek, salgını en kötü yöneten ülkelerden olduk.” dedi.

Normalleşme adımlarının açık ve net bir şekilde kamuoyu ile paylaşılmadığını dile getiren Cesur, “Normalleşme adımları, vatandaşın anlama imkânı olmayan bir durumda; hani havuz problemleri vardı; işte, kafalar iyice karışsın da anlayamasınlar diye vatandaşı havuz problemlerinden daha zor bir şeyle karşı karşıya bırakıyorsunuz. Kaygılı vatandaş eli çenesinde düşünüyor. Köyünden kentine herkes Rodin’in “Düşünen Adam” heykeli hâline geldi. Rodin, Düşünen Adam heykelini Cehennem Kapısı heykelinin üzerine koymuştu. Bizde ise sabretmekten herkes cennetlik sayenizde.” dedi.

DAVULLU ZURNALI KONGRELERİNİZLE TÜRKİYE’Yİ KIRMIZIYA BOYADINIZ

Sağlık Bakanı’nın 10 Şubat’ta, yapılan 3.758 testte 416 mutant varyant tespit edildiği bilgisini paylaştığını ancak üzerinden 20 gün geçmesine rağmen mutasyonlar konusunda yeni bir açıklama yapılmadığını belirten Cesur, “Yeni açıklama yok ama açıklanan, daha doğrusu belli olan bir şey var; o da kongre yaptığınız, gittiğiniz iller riskli bölgeler haritasında kıpkırmızı. Kırmızıya boyuyorsunuz Türkiye'yi ve Karadeniz alarm veriyor. Türkiye’de en çok vaka yoğunluğu olan ilk 10 ilin çoğunda yakın zamanda yapılan AK Parti kongreleri var. Hastalığın bulaşıcılık ve kuluçka süreleri ile doğru orantılı olarak da bu illerde vakalarda artışlar var.” dedi.

“İngiliz varyantı mutant virüsü maske filan dinlemiyor. O sebeple Almanya toplu taşımada N95 tipi maskeleri zorunlu hâle getirdi. Bizse omuzlara çıkıyor, davullu zurnalı kongreler yapıyoruz. Bunun sonucunda ne kadar bulaşıcılık artar, dünyada böyle bir yayılma örneğinin eşi benzeri olmadığı için söyleyemiyoruz. Sayenizde bunun üzerine bilimsel yayınları da yapacağız.”

HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNÜN YERİNİ ÜSTÜNLERİN HUKUKU ALMIŞ

“Yok mu Bakanlığınızın bünyesinde bunlarının hesabını yapıp da kendi partinize ya da bu kongreleri böyle yapanlara yapmayın diyecek, yapınca da gerekli cezaları kesecek?” diye soran Milletvekili Cesur, “Bir tarafta çok değerli jandarma askerlerimizin dağın başında ‘Kuzular çok meliyordu, mecbur kaldım’ diyen yaşlı teyzemize ceza kesmek zorunda kaldığı, “Evine git” diye uyardıkları bir manzara var. Geçenlerde bir video çekmişler, görünce çok utandım. Bir tarafta bunlar varken, diğer tarafta böyle bir manzara olması tam olarak bir hukuksuzluk. Hukukun üstünlüğü yerine, ‘hukukun ayrıştırmacılığı’ kavramını getirdiniz, üstünlerin hukukunu getirdiniz Türkiye’ye, düzeltin bunları” dedi.

MEVCUT AŞILAMA HIZIYLA TÜRKİYE’NİN AŞILANMASI 1 YIL 10 AY SÜRER

“Bunlara karşı, ‘Aşı var, aşıyla biz bunu geçebiliriz.’ diyebilirsiniz ama yanılırsınız. En az iki sene daha bu işte risk altındayız, vatandaş risk altında.” diyen Cesur, aşılamanın başladığı 14 Ocak 2021’den bugüne günde ortalama 189 bin doz aşı yapıldığını ve bu hızla gider ve hiçbir aksaklık yaşanmazsa Türkiye nüfusun %75’inin aşılanmasının bir yıl on ay süreceğini belirtti.

“Mutasyona karşı önlemleri almak yerine, normalleşme kararları alıyorsunuz. Normalleşme elbette olmalı, tabii ki olacak ki vatandaşımız artık aç ve vatandaş ‘Bir an önce dükkanları açın’ diye sesini çıkarıyor. Haklılar ama bizim söylediğimiz şu: Siz devletsiniz, sosyal devletsiniz.”

DERHAL VAKALAR DÜŞENE KADAR KAPANMAYA GİDİLMELİ, İSRAFA HARCANAN PARALAR DA ACİLEN VATANDAŞA VERİLMELİ

Milletvekili Cesur, konuşmasının sonunda salgınla doğru bir mücadele için yapılması gerekenleri sıraladı ve hükümete seslendi:

“Derhâl iki hafta tam kapanmaya gidilmeli. R0 bulaşıcılık değerleri bölgesel hesaplanmalı. Mevcut yüksek risk düşük risk hesaplaması bilimsel değil. Hesaplamanın bilimsel olması, R0' değerleri ile olması gerekir.”

“Bu sürede illerden illere geçişe kontrol konmalı. İsrafa, geçilmeyen köprülere, garantili hastanelere, havaalanlarına verilen paralar vatandaşlara ayırılmalı. Bunun yolu budur. Yoksa siz de, biz de vatandaşlarımızı, yakınlarımızı kaybetmeye; siz bu işi elinize yüzünüze bulaştırmaya, biz de buradan konuşmaya devam ederiz.”