MERAL HANIMA BÜYÜK GEÇMİŞLER OLSUN...!

Ajanslardan duyduk, Meral Akşener hanımefendi, siyasal influenza virüsü yüzünden yatağa düştü, apar topar hastaneye kaldırıldı. Şifalar diliyoruz, geçmiş olsun Meral hanıma.

2023 genel seçim tarihinin belli olduğu şu günlerde Meral hanıma ve yakın ekibine sağlık konularında daha dikkatli olmalarını birilerinin haber vermesi gerek. Zira bu seçim, Meral hanımın siyasi ağırlığını koyacağı son seçim. Seçimi Tayyip bey kazanırsa Meral hanım sanırım yaş haddinden siyasi emekli olur. Altılı, yedili masa adayı kazanırsa da Meral hanıma yine emeklilikten başka yol gözükmüyor. Zira Meral hanımın olmak istediği başbakanlık için mevcut sistemi parlamenter sisteme evirene/çevirene kadar kim öle kim kala..! Bu açmazlardan dolayı Meral hanımın siyasi istikbali pek görünmüyor gibi.

Ama yine de her şeye rağmen Meral Hanım, siyasette hala kilit bir role sahip. Ataları kendi ifadesine göre Diyarbakır kökenli. Asıl adı kulislerde bilindiği kadarı ile Maral. Osmanlı döneminde ataları Selanik’e zorunlu göçe tabi tutulmuşlar. Sonra mübadele ile Kocaeli’ne dönmüşler. Muhalif siyasetin bu kadar sıkıştığı bir seçim öncesinde Meral hanımın Kürt kimliğini ve Selanik kökenini unutmamak lazım. Hem milliyetçi, hem liberal, hem sağcı, hem demokrat, hem dindar, hem kürt, hem de Atatürkçü, hem de muhafazakar. Acaba, kimde var bu kadar özellik?? İnsaf edip Maral hanımı bir yerlere getirmekte ülke menfaatleri adına büyük faydalar yok mu?

Meral hanımın kimsenin aklına gelmeyen başka bir özelliği de var. Altılı-yedili masanın muhtemel Davutoğlu ve Babacan çatlaklarını doldurabilecek en orijinal dolgu malzemesi Meral hanımdır. Babacan bey, daha şimdiden kendini Tayyip beye rakip olarak deklare etmeye başladı bile. Ancak Davutoğlu beyin beklentisi de, Babacan bey gibi bir çömezin adaylığı yerine, adaylığın kendi ismi etrafında konsensüs çözümü ile oluşması. Masanın diğer küçük ortaklarının ise böyle büyük hesapları yok. Onlar sadece meclise girip birkaç milletvekilliği alsınlar, keyiflerine baksınlar, yeter.

Altılı-yedili masanın adayı bir aya kadar belli olur, galiba. Ama geçen yazımda söylediğim gibi yakında kesin birşeyler çıkacak. Kılıçdaroğlu; İmamoğlu engelini geçmeyi, Maral hanım ise kazanacak İmamınoğlunu, olmazsa Yavaş yavaş birini bulmayı, HDP ise kendi başının çaresine en iyi şekilde bakabilmeyi, masanın küçük ayakları da ortalık kırılıp dökülmeden en fazla vekil sayısı kapabilmeyi hesap edip duruyorlar. Hepsi de aynı kazanın içinde kaynamaktalar.

Tayyip bey ise, kispetini kuşanmış eli belinde rakibini bekler durumda. Seçime kadar rakibini el-ense oyunları ile madara edip, sandığa gömme derdinde. Cumhuriyetin 100. yaşını dolduracağı bu seçimler hem ülke hem de dünya siyaseti adına çok şeylere gebe. EYT’nin gündemde olduğu şu günlerde 2023 seçimiyle beraber siyasi literatüre SYT’nin de (siyasette yaşa takılacaklar) ekleneceğini şimdiden ilan etmiş olayım.

Herşey bir yana, bu seçim, dışarıdan emperyalist Amerika, içeriden de Amerikan yandaşlarına karşı büyük bir mücadelece içinde geçecek. Bu seçimler son on yılda dünyada küresel güç olma yolunda koşan Türkiye’nin rüştünü ispat edeceği bir seçim olacak. Benden söylemesi…