KOKU SORUNUNU ARTIK LAFLA DEĞİL FİİLEN ÇÖZÜYORUZ

Merd-i kıpti şecaatin arzederken, sirkatin söylermiş. Bu söz Osmanlı sadrazamı Koca Ragıp Paşa'ya ait olup: "Kıpti'nin (çingenenin) mert olanı, yiğitliğini ve kahramanlığını anlatırken hırsızlığını söyler" manasına gelir.

Yaklaşık yirmibeş yıldır bu memleket, deri organizenin ve belediyenin sıvı atık arıtma tesisinin kokusu ile imtahan ediliyor. Bu imtahan dönemleri; Aybatılı dönemi, Günaydın dönemi, Balaman dönemi ve arka arkaya tekrar iki dönem Günaydın dönemleri oldu.

Bu konu hakkında çok sathi bir bilgisi olan vatandaş da olsanız bile, şunları söylemeniz mümkün: Aybatılı bey bu şehir için Diyadin köyündeki arıtma tesisini yaptı. Rahmetli Balaman bey deri organizeyi şehir dışına taşıdı. Günaydın başkanımın ise, kokunun bu iki ana nedenin giderilmesi hakkında yaptığı bir şey hatırlanmıyor. Bilen varsa hatırlatsın. Bizim sokakta konuşulanlar aynen bunlar.

Günaydın başkan bir dördüncü dönem (ustalığın devamı !) dönemi için, koku konusunda pek birşey yapamamasından kaynaklanan suçluluk ile midir nedir bilinmez, kıpti misali deri organize ziyaretinde "artık lafla değil, fiilen bu kokuyu önlüyoruz" diye demeç verdi. Hemen haberin tamamını okudum. Haberin ayrıntılarından anladıklarımı size başlıklar halinde yazayım:

· Koku halen aynı şiddette devam ediyor,

· Deri organizeden çıkan kötü kokulu gaz için, ek bir gaz arıtma ünitesi yapılacakmış. Bu da Organizedeki esnaf ve Baka desteği ile yapılacakmış,

· Baka maddi desteği için en çok çabayı Isparta Ak Parti teşkilatı ve milletvekillerimiz vermiş,

· Gazın kokusu giderilince, atık su için 500-600 metre kanal açılacakmış ve üstü de örtülmesi gerekiyormuş. Çamurun kaldırılması için ihale yapılmış ve firmaya hergün çamur verilecekmiş,

· Başkan Günaydın da atık su ek kanalı için 'esnafımıza katkı anlamında, biz de yardımcı olalım' demiş.

Haber için her medya kanalında aşağı yukarı bunlar yazılmış. Yani Günaydın başkan "artık lafla değil, kokuyu fiilen önlüyoruz" diyor. İnsaf et, sayın başkanım. Recep ÖZEL vekilimizin dediği gibi "Ispartalının aklıyla dalga geçme".

Yani başkanım sen, daha önceki üç seçim dönemlerinde, deri organize çevresi Vatan, Halıkent, Ayazmana ve Davraz mahallerine seçim çalışması için gittiğinizde mahalle seçmenlerine verdiğiniz sözlerin yalan olduğunu, aslında yapamayacağınızı çok iyi bilmenize rağmen milletin aklıyla dalga geçerek, milletin içine baka baka koku sorununu “ancak ben çözerim” diyerek korkmadan cesurca yalan söyleme cesaretini gösterdin. Ve bugün gemi su almaya başlayınca, yani tünelin ucu görününce, yani seçimi kaybetme korkusuna düşünce gerçekleri itiraf etmek zorunda kaldın.

Koku sorunu şehrimizde iki merkezden kaynaklanmaktadır. Biri Diyadin'deki belediye arıtma tesisinin kokusu, diğeri de Deri Organizeden kaynaklanan koku. Sayın başkanım şunu iyi bilmeli ki, belediye arıtma tesisi hala rezil kokuyor. Sayın başkanım sanıyor ki, iki tane jeneratör almakla bu koku sorununu çözdük. Ama bilinen gerçek o ki, atık su içindekileri katı atıkları temizlemeden, süzülenleri bertaraf etmeden, ortaya çıkan rahatsız edici gazı da deri organizenin yapacağı gibi entegre etmeden bu sorun çözülmez. Aybatılı bu tesisi kurmuş, Balaman rahmetli çalışmayan havuzların tesisatlarını yenilemiş, siz ise on beş yıllık dönemlerinizde sadece iki jeneratör alarak koku sorunu ile ilgili görevinizi yerine getirmiş olmanın hazzını yaşıyorsunuz. Yani Isparta halkını sürekli oyalayıp duruyorsunuz. Onbeş yıldır Deri Organize'ye kaç defa gittiniz? Kaç defa yardımcı olayım dediniz? Kaç defa bana düşen bir şey var mı, diye sordunuz? Kaç defa?

Hani hatırlarsınız, bir meclis oturumunda, bu sorunu ben tekrar dile getirmiş ve siz bana: Isparta halkının gözü önünde koku sorununu halletmemiz mümkün değil, çünkü çözmek için mücavir alan dışına çıkmamız gerekiyor, yasal engellere takılıyoruz. Ben tekraren gerekli ilgili kurumlara (Danıştay, Sayıştay) hesap veremem. Dolayısıyla benim yapabileceğim bir şey yok, diyerek bu şehri devr-i saltanatınızda koku işle yaşamaya mahkum etmiştiniz. Ne çabuk unuttunuz? Ama ne ben, ne Isparta halkı yaşananları ve hala yaşadıklarını unutmadı. Geçen on yıl başkanlığınız süresince Isparta’nın bütün şehir olma ihtimali nedeniyle oy devşirme kaygısıyla mücavir alan dışında yaptığın harcamaların hesabını inşallah 31 Mart günü verebilirsin.

Şimdi de kalkmış: "Koku sorununu, daha önce lafla çözmeye çalıştım. Şimdi ise fiilen koku sorununu çözüyorum" diyorsun. Ne yapacakmışsın? Isparta halkı merak ediyor. 600 metrelik kanal açılmasına yardımcı olacakmışsın. Sanırım üstünü örtme konusunda yeterince tecrübeye sahipsin.

Kalın sağlıcakla...

İsmail TANIŞMAN