HABER/ Gizem Sarıkaya- Isparta’da 2010 yılında kurulan Ortopedik Engelliler Derneği'nin Başkanı Lokman Yıldırım, derneğin kuruluş amacını, yaptığı yardımlar ve karşılaşılan ihtiyaçlardan bahsetti.
Dernek Başkanı Lokman Yıldırım, Isparta’da manuel ve akülü sandalye dağıtan tek dernek olduklarını söyledi.
Üyelerin çoğunun trafik kazaları ve beklenmedik olaylar sonucu engelli duruma düştüğünü, ayrıca aldıkları maaşların ekonomik koşullar açısından yetersiz olduğunu ve yer sıkıntısı problemi yaşadıklarını anlattı. Lokman Yıldırım, açıklamasında; “Isparta’da 2010 yılında Ortopedik Engelliler Derneği 2010 yılında Ramazan Özdemir başkanlığında kuruldu. Ben kuruluşa dahil değildim. 2013 yılında üye oldum ve fahri olarak çalışmaya başladım. Daha sonra başkan olarak olarak çalışmalarımı sürdürmeye devam etmekteyim. Derneğimizin şu anda 93 üyesi var, ancak bizim yardım kapasitemiz üyelerle sınırlı değildir. Bize başvuran herkese yardımcı olmaya çalışıyoruz. Isparta’da gerek manuel gerek akülü sandalye dağıtan tek dernek bizim derneğimizdir. Benden önceki dönemde de, benim dönemimde de yüzlerce araç dağıttık. Üyemiz olsun ya da olmasın, bize ihtiyaçla başvuran herkese elimizden geldiğince yardımcı oluyoruz. En son Sütçüler’in bir köyünden yüzde 100’e yakın engelli bir çocuk için manuel sandalye talep edildi. Belediye ile görüştük ama bazı kriterlerden dolayı süreci biz üstlendik ve talebi karşıladık. Bizim üyelerimizin büyük çoğunluğu trafik kazaları gibi beklenmedik olaylar sonucu engelli durumuna düşmüş bireylerdir. Örneğin, eski kurucu başkanımız, çalışırken geçirdiği trafik kazası sonucunda engelli olmuştur. Bunun dışında, elma ya da kiraz toplamaya gidip ağaçtan düşerek engelli olan üyelerimiz de var. Engelli bireylerin karşılaştığı en büyük sıkıntılardan biri oturma veya yatma kaynaklı kuyruk sokumu yaralarıdır. Bu yaranın iyileşmesi, bir de bel altı tutmadığı için iyileşmesi hemen hemen mümkünatı olmuyor yani. Tüm yaşamları boyu devam ediyor. Ben bunların içerisinde olduğum için onları görüyorum. Çok sıkıntılı. Allah kimsenin başına vermesin. Diğer bir husus ise arkadaşlarımızın maaşlarıdır. Devlet engelli bireylere ortalama 4 Bin 500 lira maaş veriyor, ancak bu rakam bugünkü ekonomik koşullarda yetersiz kalıyor. Bu 4 Bin 500 lirayla geçinme imkanı olur mu? Örneğin, bir üyemiz sapasağlam dünyaya gelmiş, ancak bir doktor hatası nedeniyle engelli olmuştur. Sapasağlam çocuk engelli. Bu şeyler de var azınlıkta da olsa.4 Bin 500 lirayla geçinmek mümkün değil. pazardaki fiyatlar, ev kiraları oldukça yüksek. Özellikle yalnız yaşayan engelli bireyler için bu miktar yetersiz kalıyor. Özellikle kadın engelliler arasında terk edilme vakaları oldukça yaygın. Eşleri ve çocukları tarafından terk edilen, örnek vermek istiyorum. Fatime adında bir arkadaşımız var. Kendisi aslen Burdurlu, ancak ailesiyle birlikte Isparta’ya yerleşmişler. 2008 yılında elma toplamaya gittiği bir gün, çıktığı dal kırılıyor ve düşerek belini kırıyor. Bir süre ailesiyle birlikte idare ediyor, ancak daha sonra kocası terk ediyor. Çocukları o dönemde küçük olduğu için kadına destek olamıyorlar. Zamanla çocuklar büyüyor, evleniyor, hatta çoğu çocuk sahibi oluyor.Bir dönem Mehmet Tönge Mahallesi’ndeki engelli okulunda yatakhane ve yemekhane bölümlerinden faydalandı. Ancak okullar kapanınca bu imkanlar da ortadan kalktı. Araştırmalarımız sonucunda, Uluborlu’da engellilere yönelik bir huzurevi olduğunu öğrendik ve kendisini oraya yerleştirdik. Ancak yıllardır ne eşi ne de çocukları onunla ilgileniyor. ‘Bu kadın bizim annemiz, eve alıp bakalım’ diyen olmadığı gibi, ziyaretine giden dahi yok. Engelli araçları konusunda devletin katkıları çok sınırlıdır. Örneğin, manuel sandalye için Bin 500 lira, akülü araba için ise 7 Bin 500 lira destek veriyor. Ancak akülü arabaların fiyatları 55 Bin 60 bin TL’den başlıyor. Bu noktada hayırseverlerle engelli bireyleri bir araya getiriyoruz. Yardım sürecinde kötü niyetli durumların önüne geçmek için bağışçı ve yardım alan kişiyi buluşturuyoruz. Isparta’da engelli bireyler için düzenlemeler yetersizdir. Belediyeye rampaların kaymayı önleyecek şekilde yapılması gerektiğini dile getirdik ve yeni rampalarda buna dikkat edilmeye başlandı. Ayrıca, kaldırımlardaki ağaçların yanlış yerlere dikilmesi veya kaldırımlara araç park edilmesi engelli bireyler için büyük zorluklar yaratıyor. Arkadaşlarımızın bu şekilde sıkıntıları maalesef var. İşte bu sorunları gidermek için gayret içerisinde oluyoruz. Kimin başına ne geleceği, ne zaman ne olacağı belli olmuyor. Bir diğer önemli konu ise trafik sorunu. Özellikle trafik uygulamaları üzerinde durulmalı. Engelli rampaları bu açıdan çok önemli. Yakın zamanda muhasebecilik yapan bir arkadaşım normal yolda yürürken Otel Isparta’nın önünde engelli rampasına dikkat etmeden yürüyüp kaydı ve diz kapağı kırıldı. Hala bu yüzden sıkıntı yaşıyor. İki kez ameliyat oldu. Bu durumu belediyenin engelli birim başkanı Emre Bey’e ilettim. Dedim ki, ‘Bu rampalar çok kaygan oluyor, bunları gözden geçirin’ şimdi rampalar daha dikkatli bir şekilde, kaymayı engelleyici özellikte yapılmaya başlandı. Bu çok basit gibi görünebilir ama gerçekten çok önemli bir konu. Benim arkadaşım hala bu durumun sıkıntısını çekiyor. Bir diğer mesele ise kaldırımlar. Ben doğayı ve hayvanları çok seven bir insanım. Ancak ağaç dikimlerinde öyle yanlış yerlere dikim yapılmış ki kaldırımın tam ortasına ağaç dikilmiş. Fidan halindeyken bir sorun yaratmıyor ama ağaç büyüdükçe ne sağından ne solundan geçmek mümkün oluyor. Bu durum özellikle engelli bireyler için büyük bir sorunudur. Eğer o ağaçları biraz daha dikkatli bir şekilde, kaldırımın bir tarafını geniş bırakacak şekilde dikseler, sorun çözülebilir. Çok basit bir çözümle bu sorunlar giderilebilir. Engelli bireylerin temel ihtiyaçları arasında günlük bez kullanımı da var. Bel altı tutmayan üyelerimiz için bu çok önemli bir ihtiyaçtır. Ayrıca, konut projelerinde engelli bireylerin yaşamlarını kolaylaştıracak düzenlemeler yapılması gerekmektedir. Benim oturduğum evde böyle bir düzenleme yok; bir şey olsa giriş-çıkış yapmam mümkün değil. Ayrıca ciddi bir yer sorunumuz var. Belediyeden dernek için yer talep ettim. Bana köy garajının üstünde bir bina gösterdiler, gittim, bir tanesini buldum. Düşündüm ki eğer yan yana iki yer varsa, aralarına bir kapı açtırırım, geniş bir alan olur, orada otururuz. Ancak ikinci yeri bir türlü bulamadım. O sırada dükkânın karşısında bir berber vardı. Berberin önünde oturanlar belediyede çalışan kişiler vardı.. Bir şeyler aradığımı fark edince bana Ne arıyorsun? diye sordular. Kendimi tanıttım ve belediyenin bana yer verdiğini söyledim. Onlar da bana yardım etmeye başladılar. Sonra tekrar aynı yere döndüm. ‘Bulduk’ dediler. ‘Hayırdır, neresiymiş’ diye sordum. Biri, ‘Abi, işte şurası’ dedi ve bana gösterdi. Göstermiş oldukları yere baktım. Bayan tuvaleti ve erkek tuvaleti yazıyordu. ! Belediyenin bundan haberi yoktu. Geçenlerde tekrar oraya gittim, bizim yer ne oldu diye bir bakayım dedim. Tuvaleti kapatmışlar. Oralar bomboş bir şekilde duruyordu. Belediyenin bana gösterdiği yerlerden bir tanesi uygundu, ama diğer yer, vallahi billahi, bayan ve erkek tuvaletiydi. Şimdi ben ne yapayım, tuvaleti mi kullanayım? Belediyeden bize bu konuda bir yardım gelmedi, hâlâ daha gelmemektedir” ifadelerine yer verdi.
,,,,
28 Aralık 2024 Cumartesi 18:12Sana mı güveneceğiz? Önüne gelen para topluyor Neyse.
Cirit
28 Aralık 2024 Cumartesi 17:41Tebrikler Lokman Abi, çalışmalarınızın devamını dilerim.
Celal İpek
28 Aralık 2024 Cumartesi 17:41Gösterilen yer WC imiş yani. Pes doğrusu! Sözün bittiği yer! Yorum yok! Siyasetten nefret ediyorum. Daha çok şey demek isterdim de, tutarlar dava açarlar.