ISPARTA'DA SİMİTÇİLİK YAPARAK 2 ÇOCUĞUNU OKUTTU BİR DE EV SAHİBİ OLDU

ISPARTA'da 5 yaşında başladığı simitçilikte yaklaşık yarım asrı deviren 53 yaşındaki Ömer Kaplan, 2 çocuğunu simit satarak üniversitede okutup ve kendi evini aldı.         

Isparta'da oturan Ömer Kaplan, annesini 5 yaşında kaybetti.Babası lokantalarda bulaşıkçılık yaparken, o dönem 2 kardeşiyle ayakkabı boyacılığı yapan Ömer Kaplan, daha sonra simit satmaya başladı. Babasının yanında simit satarak liseye kadar okuyan Ömer Kaplan, hayatını bu şekilde kazandı. Evlendikten sonra da simit satmayı sürdüren Ömer Kaplan, kazandığıyla hem evinin hem de çocuklarının eğitim masrafını karşıladı. Kazandıklarıyla evini alan ve 2013 yılında sigorta primlerini yatırarak SGK'dan emekli olan Ömer Kaplan, üniversite eğitimini tamamlayan kızını pilates eğitmeni, oğlunun ise işletme fakültesini bitirmesini sağladı. Simitçilikte 48 yılı geride bırakan Kaplan, emekliliğine rağmen mesleğinden vazgeçmedi.

'BABA PARASI YEMEDİK'

Simitçiliğin fedakarlık istediğini kaydeden Kaplan, "O zamanlar saat 3-4'te fırına gidiyorduk. Babamızın yanında simit satarak okulu bitirdik. İlkokul, lise hem okuduk hem simit sattık, baba parası yemedik"dedi. Babasından çalışıp, alın teriyle kazanmayı öğrendiklerini vurgulayan Kaplan, şöyle dedi:

"Çok şükür evlendik. 'Ne yapayım' dedim. Ben ne yapıyordum simit satıyordum. 'simit satayım' dedim. Eşim tabi bu işleri bilmediğinden garipsedi. Genç kızdı, 18 yaşındaydı evlendiğinde, ben 21 yaşındaydım. Bayram, yılbaşında devamlı çalışıyoruz. Bu işler fedakarlık istiyor. Biraz bir şeyler kazanmaya başladım, fırıncılar elimizden tutmaya başladı. Temiz çalışırsan fırıncı tutar seni. Dürüst, çalışkan olduğumuza kanaat getirdiler, yardım ettiler. Oğlum 4 yıllık işletme mezunu şimdi aşçı, Serik'te çalışıyor. Kızım pilates eğitmeni. Süleyman Demirel Üniversitesi'nden mezun. Onlardan da çok memnunum."

'SİMİTÇİYİZ DİYE

HAYATTAN KOPMADIK'

Azimle çalıştığını ve küçük şeylerle mutlu olduğunu söyleyen Kaplan, "Arkadaşlarım var liseden. Yazın gelirler, toplanırız, oturur konuşuruz. Kimi öğretmen, subay, polis, memur. Düğünler olur, hastalar, ölümler olur gideriz beraber. Simitçiyiz diye hayattan kopmadık. Bir şey kazanmak istiyorsan küçük bir şey olsa bile insanların güvenini kırmayacaksın. Küçük şeylerden mutlu olursan ileride sana büyük şeyler geliyor zaten" diye konuştu.