Gazetecilik öğrencilerinden siyasal hafızaya anlamlı ziyaret

Süleyman Demirel Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü öğrencileri, Prof. Dr. Hasan Güllüpunar’ın yürüttüğü Siyasal İletişim dersi kapsamında anlamlı bir etkinliğe imza attı. Öğrenciler, 9. Cumhurbaşkanı merhum Süleyman Demirel’in ölüm yıl dönümünde, memleketi Isparta'nın Atabey ilçesine bağlı İslamköy'de yer alan Anıt Mezarı ile Demokrasi ve Kalkınma Müzesi’ni ziyaret etti.

Ziyaret, yalnızca bir anma etkinliği olmanın ötesinde, siyasal iletişim eğitimi açısından da önemli bir saha çalışması niteliği taşıdı. Siyasi kariyerinde yedi kez başbakanlık ve bir dönem cumhurbaşkanlığı yapmış olan Süleyman Demirel, Türkiye’de siyasal iletişim kavramının gelişim sürecine yön vermiş önemli bir figür olarak kabul ediliyor. Demirel’in kriz anlarında sergilediği söylem stratejileri, halkla kurduğu güçlü bağ, medya ile ilişkileri ve mesajlarını toplumun farklı kesimlerine iletme biçimi, siyasal iletişim literatüründe örnek olarak gösteriliyor.

Öğrenciler, müzede Demirel’in köyden Cumhurbaşkanlığı’na uzanan hayat hikâyesini, çok partili siyasi hayattaki rollerini, kalkınma vizyonunu, ulusal ve uluslararası ilişkilerini belge ve görseller aracılığıyla inceleme fırsatı buldu. Özellikle müzede sergilenen özel arşiv belgeleri, miting afişleri, televizyon söyleşileri ve lider diplomasisine dair görseller, öğrencilerin siyasal iletişim pratiklerini yerinde gözlemlemelerine imkân sundu.

Prof. Dr. Hasan Güllüpunar, ziyaretin ardından yaptığı değerlendirmede, Süleyman Demirel’in siyasal iletişimi yalnızca propaganda değil, aynı zamanda kriz yönetimi, halkla duygusal bağ kurma ve siyasi meşruiyet üretme süreçleriyle birlikte ele aldığını vurguladı. Güllüpunar, "Bu ziyaret, öğrencilerimizin teorik bilgileri sahada gözlemleyerek pekiştirmelerine olanak sağladı. Süleyman Demirel Müzesi, Türkiye’nin siyasal hafızasını canlı tutan ve siyasal iletişim açısından somut örnekler sunan önemli bir öğrenme alanıdır" dedi.

Öğrenciler ise ziyaretin ardından Türkiye’nin yakın siyasi tarihine dair farkındalıklarının arttığını ve siyasal liderliğin iletişim boyutunu daha yakından kavradıklarını belirttiler.