ESKİ HASTANEDE ALKOL VE UYUŞTURUCU İDDİASI!

2014 yılında yeni hastanenin hizmete girmesiyle boşaltılan ve yaklaşık 5 yıldır boş olan eski doğumevi binası bir yandan harap hale dönüşürken diğer yandan da güvenlik açısından sıkıntı yaratmayı sürdürüyor.

Mülkiyeti Yalvaç Belediyesi’nde olan bina, Yalvaç Devlet Hastanesi tarafından 2014 yılında boşaltılmasına rağmen halen daha belediye tarafından geri alınmış durumda değil. Hastane ile belediye arasında sorun olan konunun detayları da şöyle: 1997 yılında bina doğumevi olarak kullanılmak üzere sembolik olarak 1 lira karşılığında Sağlık Bakanlığı’na 10 yıllığına kiralandı. Protokol 2007’de bitti. Protokolün bitmesinin ardından, dönemin başkanı Yalçın Bulgurcu döneminde kiranın 5.000 TL olarak belirlendiği bildirilerek sözleşme bir yıl daha uzatıldı. Sağlık Bakanlığı bu yazıya 2012’ye kadar herhangi bir cevap vermezken, belirlenen kirayı da ödemedi. Bir sonraki dönemin belediye başkanı Tekin Bayram 2012 yılında birikmiş kiranın ödenmesini isteyerek protokolün uzatılmayacağını belirtti ve binanın boşaltılmasını istedi.

BELEDİYE KİRANIN ÖDENMESİNİ İSTİYOR

Belediye ise, yasal olarak bu paranın tahsil edilmesi gerektiği, 2007 yılında alınmış kararı kaldırma şanslarının bulunmadığını belirterek topu hastane yönetimine atıyor. Bu paranın affedilmesinin yasal olarak mümkün olmadığını ifade eden belediye yönetimi, bu para tahsil edilmeden de binayı teslim almayacaklarını kaydediyorlar.

GÜVENLİK ÖNLEMLERİ YETERSİZ, OLUMSUZ BİR OLAY YAŞANMASINDAN ENDİŞE EDİLİYOR

İki kurum arasında bu anlaşmazlık sürerken, ne yazık ki, eski doğumevi binası kaderine terk edilmiş durumda. Hastanede yeterli güvenlik elemanı olmaması nedeni ile bu binaya personel tahsis edilemediği için, vandallar tarafından bina harabeye çevrilmiş durumda. İlk katı sac perdeyle kapatılmasına rağmen, bazı şahısların binaya tırmanarak girdikleri, içeride alkol ve uyuşturucu aldıkları iddia ediliyor. Neredeyse tüm camları kırılmış ve birçok yeri tahrip edilmiş binanın, depreme de dayanıklı olmadığı yönünde rapor bulunduğu ve bir an önce yıkılması gerektiği de kaydediliyor. Binanın beton kalitesinin olması gereken değerlerin çok altında olduğu ve yeniden kullanılmasının da mümkün olmadığı öğrenildi.

HABER:ÖZYALVAÇ GAZETESİ