Türk Hemşireler Derneği Isparta İl Temsilcisi Helma Apaydın 12-18 Mayıs Dünya Hemşireler Haftası dolayısıyla 15 Temmuz Cumhuriyet ve Demokrasi Meydanı’nda meslektaşları adına Atatürk Anıtı'na çelenk sunumu gerçekleştirdi.
Apaydın konu ile ilgili olarak; ‘’12 Mayıs tüm dünyada hemşireler günü olarak 59 yıldır kutlanmaktadır. Biz hemşireler, tüm dünyada her yıl 12-18 Mayıs haftasında, meslektaşlarımıza, toplumumuza, devletime seslenerek, sağlıklı toplumlara ulaşmak için her birimize düşen ödevlerin neler olduğunu anlatmaktayız. Ülkemizde ise bu çağrı, 91 yıllık tarihi ile Cumhuriyetimizin ilk sivil toplum kuruluşlarından biri olan Türk Hemşireler Derneği çatısında yapılmaktadır. Bizler yıllardır bu seslenişimizde sağlık hizmetlerinin önemini, sağlık hizmetinin en temel insanlık haklarından biri olduğunu, her bir vatandaşımızın kesintisiz, nitelikli, erişilebilir, karşılayabileceği maliyette sağlık hizmetine erişim hakkı olduğunu, sağlık hizmetlerinin ise yüzde sekseninin uygulayıcısının hemşireler olduğunu anlatmaya çalıştık. Adil, insan merkezli ve nitelikli bakıma erişmenin ve sürdürmenin garantisi bizleriz. Bu, toplumumuza karşı bizim sorumluluğumuz ancak halkımızın hak ettiği nitelikli bakımı sunmada engellerimiz var dedik. Herkes bize hak verdi. Sağlık hizmetlerinin bel kemiği hemşirelerdir, dedi. Ülkemizin ve tüm dünyanın karşı karşıya kaldığı tüm felaketlerde en önde mücadele ettik. Herkes hakkınız ödenmez dedi. Ancak hemşirelerin nitelikli eğitimi, aldıkları eğitime yakışır şekilde çalışabilmeleri, emeklerinin karşılığını alabilmeleri, verdikleri hizmetleri yönetebilmeleri, karar mercilerinde yer alabilmeleri, çalışanların ve emeklilerin insanı şartlarda yaşayabilmeleri için somut bir adım atılmadı. Bu ülkenin imkânları ile eğitilmiş tecrübeli meslektaşlarımız, nitelikli hemşirelerimiz, olumsuz çalışma koşulları, aşırı iş yükü, ekonomik zorluklar, baskı, mobbing, şiddet gibi pek çok olumsuzlukla mücadele ederken tükendi, ya emekli oldu ya da geleceklerini garanti alabilmek için başka ülkelere göç etmeye bel bağlamak durumunda kaldı.
Bütün dünyada hemşire krizi varken, dünyada en az 30 milyon hemşire açığı varken, biz hemşirelerimizi kaybetmeye başladık. Bütün dünya, alanda otorite olan tüm kurumlar, küresel sağlık sorunlarının üstesinden gelmede, küresel sağlığa erişme ve geliştirmede kilit sağlık çalışanları hemşirelerdir derken, hemşireler bizim ülkemizde görülmedi, duyulmadı, adları anılmadı, hak ettikleri değer verilmedi. Hemşireleri görünmez ve tükenmez bir kaynak olarak görme hatasına düşmede ısrar edildi.
Ülkemizin hala umudunu ve mücadele gücünü kaybetmeyen hemşireleri olarak bu gün sizlere yine sesleniyoruz;
Hemşireliğin değeri nitelikli bakıma erişimden çok daha fazlasıdır. Hemşirelik işlerine, eğitime ve liderliğe yatırım yapmak mükemmel bir yatırım getirisi sağlar, yani harcanan her bir lira kendini defalarca amorti eder.
Hemşireliğe yapılan yatırım, hasta sonuçlarının iyileştirilmesi, hastanede yatış sürelerinin kısalması, hastaların zarar görmesiyle sonuçlanan hataların azalması başta olmak üzere çok ciddi kazanımlar sağlar.
Bilimsel çalışmalar açıkça ortaya koymuştur;
Hemşire yoğunluğundaki %l 'lik artış, doğumda beklenen yaşam süresini %0,02 artırır,
Küresel hemşire açığının kapatılması küresel beklenen yaşam süresini 3.7 yıl uzatır,
Hemşire başına düşen hasta sayısı ideal şartlarda standardize edildiğinde, hastanenin ölüm oranları azalır, hastane başı yıllık bir milyon dolardan fazla tasarruf edilir.
Ancak bunun tersi de doğrudur. Hemşireliğe gereken değer verilmediğinde ve yetersiz finansman sağlandığında, sağlık sistemleri verimsiz olur ve uzun vadede daha pahalıya mal olur. Yatırım eksikliğinin olduğu yerlerde sağlık sistemleri çöker, insanlar hastalanır, çalışamaz ve bunun sonucunda da sağlık harcamaları artar, yaşadıkları ülkelerin ekonomileri gelişemez.
Kötü sağlık küresel ekonomide, GSYH'nin %15'ine mal olmaktadır ki bu da COVID-19'dan beklenen kaybın iki ila beş katıdır.
Gelişmiş ülkelerde her 10 hastadan 1’i bakımları sırasındaki güvenlik eksiklikleri nedeniyle zarar görmektedir.
Hastane harcamalarının %15'i, tıbbi hatalardan doğan zararın doğrudan etkilerini tedavi etmek için gereken ek test ve müdahalelere gider.
Hasta zararlarının %12'si kalıcı sakatlığa veya hasta ölümüne neden olur.
Zarar gören hastaların tedavisinin doğrudan maliyeti, sağlık harcamalarının yaklaşık %13'üdür.
Hemşireliğe, hemşirelerin eğitimine yatırım yapmadıkça, kısa vadedeki maddi kazançlar için sağlık sistemini taşıma suyla döndürmeye çalıştıkça, gerekenden çok daha az sayıda hemşire ile bir hemşireyi hata yapmadan çalışabileceği çalışma saatinin oldukça üstünde sürelerde çalışmaya devam ettirdikçe, hemşirelik eğitimi olmayan çalışanları hemşire görev yetki ve sorumluluğunda çalıştırmaya devam ettikçe, bu çalışanlara eğitimlerini almadıkları işlere yönelik istihdam alanı açmadıkça, illegal uygulamaları denetlemedikçe, bu uygulamalara göz yumdukça, normalleştirdikçe, hemşire açığını bu sağlıksız sağlık uygulamalarına gerekçe olarak gösterip, hemşirelikteki kan kaybının önüne geçmek için önlem almadıkça ne hastalarımız, ne insanlarımız ne geleceğimiz güvence altında olacaktır.
Toplum sağlığı, ülkemizin ekonomisi, ortak geleceğimiz için, tasarruf için bir an önce hemşireliğe yatırım yapmak durumundayız. Karar vericilere sesleniyoruz;
1. Hemşire istihdamına, hemşirelerin işte tutulmasına, ülkede tutulmasına öncelik veriniz.
2. Hemşirelerin çalışma koşullarını iyileştiriniz.
3. Baskıdan, mobbingden, şiddetten arındırılmış ve iş barışı sağlanmış çalışma ortamları için gerekli önlemleri alınız.
4. İçinde hemşirelerin de yer aldığı tüm sağlık çalışanları için adil, insan onuruna yakışır yaşamı mümkün kılacak bir ödeme sistemi getiriniz.
5. Toplumun sağlık ve bakım gereksinimlerini temel alarak hemşirelik iş gücü planlamas1yapiniz ve gerekli kaynakları sağlayınız.
6. Hemşirelik eğitimine yatırım yapınız, hemşirelik eğitiminde niteliği gözetiniz.
7. Hemşirelik mevzuatını uygulayınız, güçlendiriniz, hemşire rol ve sorumluluklarımızın tam olarak yerine getirmemizin önündeki engelleri kaldırınız.
8. Bizler sağlık çalışanlarıyız, bilim insanlarıyız, araştırmacılarız, eğitimcileriz ve liderleriz. Bu alanlarımıza saygı duyunuz ve gerekliliklerini yerine getirmemiz için koşulları oluşturunuz, geliştiriniz.
9. Hemşireliğin deneyimli ve güvenilir sesi olarak, 91 yıllık tecrübesiyle toplumuza hak ettiği bakimi sunabilecek nitelikte bir hemşirelik için mücadele eden derneğimizin sağlık politikalarında aktif rol almasını destekleyiniz.
Unutmayınız; Hemşireliğe yatırım; geleceğe yatırımdır, güçlü ve sürdürülebilir sağlık sistemlerine yatırımdır. ‘’ Açıklamalarında bulundu.
Süleyman Demirel Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Emel Taşçı Duran ise Hemşirelik Haftası ile ilgili şu ifadelere yer verdi. Duran; ’’Bugün ve aslında bu haftayı Hemşirelik Haftası olarak kutluyoruz. Her yıl kutlamakla birlikte bu kutlamalarda ki amacımız hemşireliğin sorunlarına değinmektir. Ben bir hemşirelik hocası olarak, hemşirelik bölümü öğrencilerinin tüm Türkiye'de olduğu gibi bizim üniversitemizde de yaşadığı bazı sorunlara değinmek istiyorum. Öğrenci sayımızın fazlalığı, fiziki koşulların yetersizliği, öğrencilerin uygulama yapabilecekleri alanların yetersiz olması ve uygulama yaptığımız alanlarda da öğrencilerin kabulü ile ilgili bazı sıkıntılar yaşamamız bizim eğitimimizi kaliteli bir şekilde yürütmemize engel teşkil ediyor. Umuyoruz ki bu tür sorunlarımızı yetkililerimiz iyi bir şekilde çözüme ulaştırabilirse biz de eğitimimizi daha yukarılara taşıyacağımızı düşünüyorum.’’ Sözlerinde bulundu.
Ispartalı
13 Mayıs 2024 Pazartesi 12:28Hemşirelere temel reçete yazma yetkisi verilmesi lazım artık doktor beklemekten gına geldi zaten doktorlarında bişey bildikleri yok. Hemşireler yazsın reçeteyi. Hem böylece zengin doktorlar daha az maaş alır hem hepimizin işi kolaylaşmış olur