BİZ AKILSIZ MIYIZ, ENAYİMİYİZ

Eski Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı AK Parti Antalya Milletvekili adayı Lütfi Elvan, Isparta'da Girişimci Sanayici ve İşadamları Derneği tarafından düzenlenen İş dünyası Platformu Isparta Geleceğini Arıyor programı kapsamında Yılın Girişimci ve İşadamları Ödül Töreni'ne katıldı.

7 HAZİRAN 2015 SEÇİMLERİ ÖNCESİ TÜM GELİŞMELER

Türkiye'nin son 12 yılda istikrar ve ekonomi açısından inanılmaz bir performans sergilediğini belirten Elvan, "Dünyanın dört yanında 2008'den itibaren krizler yaşanırken Türkiye bu krizlerin yaşadığı ülkelerdeki problemlerle karşılaşmadı. Orta ve uzun vadeli plan ve program yapma gereği hissetmeyen günü birlik politikalarla ülkeyi yönetmeye çalışan birçok ülkede ciddi krizler çıktı. Yunanistan en belirgin örneği. Bir çok Avrupa ülkesi ciddi kriz yaşadı. Memurların işçilerin maaşı düşürüldü, halen krizden kurtulmuş değiller. Yunanistan'da devlet memurluğu görevine son verilen kişi sayısı geçen yıl 100 bin. Bırakın maaş artışı sağlamayı memurları işten çıkardılar. O nedenle istikrarımız son derece önemli. Türkiye'nin büyümesi güçlenmesi istikrarın devamıyla mümkün. O eski karanlık günlere dönmek istemiyoruz. O geçmişte yaşanan sıkıntıları yaşamak istemiyoruz. Geçmişi bir hatırlayın. Kronik onlarca sorun vardı. Sosyal güvenlik sisteminin tek çatı altında toplanması. Birinci kalkınma planımızda yer alan bu konu Türkiye'de bugüne kadar tüm kalkınma planlarında yer alan bir husustu ama kimse cesaret edemedi. Bunun altında kalırız dediler. Öyle bir manzara vardı ki; işyerinizin,evinizin hemen bitişiğinde devlet hastanesi var. Hastalanıyorsunuz Devlet Hastanesi'ne gitmek istiyorsunuz ama sen giremezsin. Çünkü sen işçi statüsündesin. Burası memurlara ait. Sanki memurlar ayrıcalıklı bir düzenlemeyle karşı karşıya. Yakın bir ilçede SSK Hastanesi var. Sabahın 4-5'inde kuyruğa girdiniz. 8-10 saat sonra sıra geldi. Doktor bir iki dakika bakıyor size reçete yazıyor. Yine SSK'nın küçücük pencereleri olan yerden kuyruğa girip ilaç alıyorsunuz. Ben neden eczaneden alamıyorum? Hayır, 'sen işçisin eczaneden ilacı ancak devlet memuru alır' deniyor. Kuyrukta bekliyorsunuz. Siz sıra geliyor reçeteyi veriyorsunuz. İlaç vermek isteyen görevli 'maalesef bu ilaç yok üç gün sonra bir daha gelin' diyor. Üç gün sonra gidiyor, kuyruğa giriyor bu defa ilacı alıyorsunuz. Yıllarca bu millet bu eziyeti çekti. Hiç kimse cesaret edemedi. Biz bu kronik sorunu çözdük" dedi.