TÜRKİYE DIŞINDA HERŞEY UÇTU

İYİ Parti Milletvekili Aylin Cesur abonelik-konkordato kanunu teklifinin 16. maddesine ilişkin TBMM’ne verdiği önergesi için yaptığı konuşmada ülkenin içerisinde bulunduğu vahim tabloya dikkat çekti.

İYİ Parti Isparta Milletvekili Dr Aylin Cesur, icra/iflas kanunu ile ilgili partisi adına görüşlerini sundu.

Milletvekili Cesur, teklifin yerinde olduğunu ancak içeriğine bakıldığında darboğaza giren reel sektör için birçok sakıncaları bulunduğunu ifade etti. Milletvekili Cesur, iktidar partisinin seçim manifestosunda ve meydanlarda Başkanlık sistemi geldiği takdirde ‘Türkiye uçacak’ nutukları atıldığını ancak gelinen noktada durumun hiç de öyle olmadığını savunarak; “24 Haziran seçimlerinden önce manifestonuzda ve meydanlarda ne dediniz? Başkanlık sistemi gelince Türkiye uçacaktı. Ee, hani? Şimdi, bakıyoruz, yüz altmış yedi günde Türkiye uçmadı ama dolar uçtu, faiz uçtu, enflasyon uçtu, konkordato uçtu, işsizlik uçtu, zamlar uçtu, papaz uçtu, Suudi Konsolos uçtu, her şey ve herkes uçtu. Uçmayan ne biliyor musunuz? Çiftçi, memur, işçi, köylü, esnaf dibe vurdu’ sözlerine yer verdi.

KONKORDATO RANTİYENİN ÖNÜNÜ AÇMAKTIR

Hükümetin rantiyeyi kaldıracağım derken konkordato kararı ile rantiyenin önünü açtığına dikkat çeken Milletvekili Aylin Cesur, “Sözde "Rantiyeyi engelleyeceğim." diyen Hükûmet, iflas erteleme müessesesini kaldırıp konkordatoya geçme kararı alarak âdeta rantiyenin önünü açmaktadır. Bu düzenlemeyle Türk ticari hayatında vadeli satışın önünü de kapatmaktadır” diye konuştu.

KIRMIZI ALARM BUTONUNA BASIYORUM

Yaşanan ekonomik bunalım nedeniyle birbirinden güçlü firmaların birer birer konkordato ilan ettiğini söyleyen Cesur, bu yıl içerisinde 3 bin firmanın konkordato ilan ettiğini bu sayının yılsonuna kadar 5 ila 7 bin arasında öngörüldüğünü ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bugün itibarıyla Türkiye'de yaklaşık 3 bin firmanın konkordato ilan ettiği medyaya yansıyan bir gerçek ve bu sayının yıl bitmeden 5 bin ilâ 7 bin arasında olacağı da öngörülüyor. Ülkenin önde gelen kurumsal şirketleri ve markaları bir birkonkordato ilan etmeye başladılar. Sürekli olarak nakit akışını sürdürebilmek için banka kredisine ihtiyaç duyan firmalar artık tükenmiş durumda. Bu yüzden mahkemelerden konkordato talep ederek kendilerini oksijen çadırına atmaya çalışmaktalar. Bu tamam da firmaların tamamında borca batıklık söz konusu değil.

Değerli arkadaşlar, sorun para sorunu. Firmaların çoğunun mal varlığı aslında mevcut olan borçlarından fazla ancak sorun, krediye dayalı sistemin iflası. Bu aslında şu demek: Ben bugün burada huzurunuzda ve bizi izleyen milletin huzurunda kırmızı alarm butonuna basıyorum ve piyasaya düşük maliyetli kredi pompalanmaya devam ettiği sürece konkordato talebiniz kabul edilse dahi doğacak sonuç, oksijen çadırından eve gitmek değil, Karşıyaka Mezarlığı'na gitmek olacaktır.”

TÜRKİYE DIŞINDA HERŞEY UÇTU

İYİ Parti Isparta Milletvekili Dr Aylin Cesur konuşmasının devamında ülke ekonomisinin profilini çizerek bir örneklemede bulundu. Cesur; “Şirketlerin 2002'de bankalara olan borcu 37,5 milyar dolar, 2009'da şirketlerin dövizle borçlanmasına izin verilmesiyle bugün bu rakam 330,1 milyar dolar yani 10 kat artmış değerli arkadaşlar. Ekonomi ne kadar iyi yönetilmiş, sadece bu gösterge bile aslında hepimize çok önemli bir sonuç veriyor. On altı yıldır ülkeyi yöneten iktidar partisinin sanki başka bir ülkede yaşıyormuş gibi zaman zaman "Ekonomik kriz yok." falan diye de açıklamalar yapmasının takdirini Yüce Meclisimize ve bizi burada izleyen değerli milletimize, sevgili vatandaşlarımıza bırakıyorum. Evet, bu tablo, tefecilerin piyasayı ele geçirmesine yol açacaktır.

Ekonomik kriz her geçen gün derinleşiyor.

Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonunun yani TESK'in verilerine göre 2016'da 101.614 esnaf kapısına kilit vurdu. Bu ne demek biliyor musunuz? Günde 38 esnaf ve her ay da yaklaşık bin tane esnaf dükkanını kapatıyor, gidiyor.

Şimdi, buna böyle baktığınız zaman durumun vahametini eminim buradaki arkadaşlarımın hepsi anlıyor. Anlayamıyorlarsa zaten millet anlıyor değerli arkadaşlarım.

Şimdi ben de burada söyleyerek belki bir insafa gelinir mi acaba diye tekrar tekrar altını çizmek için dile getiriyorum. Bunlar geçen ayki rakamlar, emin olun bir iki ay içerisinde bu tablo daha da vahimleşecek çünkü piyasalar bir şeklide kendisini dengelemeye çalışıyor. Hani, Allah vermeye diyorum önümüzdeki günlerde çok sıkıntıya gireceğiz ülke olarak, öyle görünüyor.

24 Haziran seçimlerinden önce manifestonuzda ve meydanlarda ne dediniz? Başkanlık sistemi gelince Türkiye uçacaktı. Ee, hani? Şimdi, bakıyoruz, yüz altmış yedi günde Türkiye uçmadı ama dolar uçtu, faiz uçtu, enflasyon uçtu, konkordato uçtu, işsizlik uçtu, zamlar uçtu, papaz uçtu, Suudi Konsolos uçtu, her şey ve herkes uçtu. Uçmayan ne biliyor musunuz? Çiftçi, memur, işçi, köylü, esnaf dibe vurdu değerli arkadaşlar” dedi.

DEVRAN DÖNECEK

Milletvekili Cesur konuşmasının son bölümünde birgün bütün hesapların döneceğini belirterek sözlerini şöyle tamamladı:

İnşaat Mühendisleri Konfederasyonuna göre 700 bin kişi işsiz kalma riskiyle karşı karşıya ve 3 bine yakın şirketin yüzde 75'i inşaatla ilgili.

Bakın, on yedi yılda doğru dürüst fabrika kurmadığınız gibi, mevcut fabrikalara da sahip çıkmadınız. Diyorum ki: Keser döner, sap döner; gün gelir, hesap döner. Gün gelir, devran da döner, dönecek de.

Piyasalarda zor durumda olan herkese sesleniyorum: Hiç merak etmeyiniz, bütün bunların hepsinin çözümü yakındır.”