Sayın Cumhurbaşkanımız, cumhuriyet dönemi boyunca iş başına gelen hiçbir lidere benzemiyor. Yaptıklarıyla benzemiyor, galiba yapacaklarıyla da benzemeyecek gibi. Bazı icraatlarını, eski başbakanlarımızdan rahmetli Menderes, Özal ve Erb
Tayyip bey, taşıdığı misyon gereği hiçbir zaman Amerikan liderlerinin karşısında CHP’li Ecevit gibi el-pençe divan durmadı. Rus liderlerin soğuk ve karizmatik yapıları karşısında hiçbir zaman ezik olmadı. Türk milleti ve Türkiye’ye her vakitte mesafeli ve netameli duran İran liderleri karşısında korkak ve çekingen
Evet, Tayyip beyin farkı, Avrupa’nın teknolojide başarılı ama bir o kadar da şımarık ülkesi Almanya’ya “her zaman sizin dediğiniz olmaz, biraz da elinizi taşın altına sizin gibilerin koyması lazım” diyerek yöneticilik dersi vermesidir.
Yine, BM genel kurulunda “bizler 5’den büyüğüz” diyerek veto hakkı olan beş emperyalist ülkeyi diğer masum ülkelere şikâyet ederek, tek başına dimdik duran Tayyip beydi.
Oysa Tayyip bey; ülkemizdeki son 50 yıldır görmeye alıştığımız başbakanlar gibi, seçimden seçime millete vaatler vererek çoğunu yerine getirememiş olsaydı, iki anahtar vereceğim deyip ağzımızın sularıyla dalga geçseydi, 500 günde bu memleketi düze çıkaracağım deyip, çıkaramayınca “enkaz devraldım
Tayyip bey, ülke karışınca ortaya çıkmayı seven darbeci generallerin kankisi olsaydı, kumarhanelerde burnuna yumruk yeseydi, “
Aksine Tayyip bey hiç böyle bir lider olmadı. İşin ta başında, kefen giyip bu göreve talip olduğunu söyledi durdu. Kendini millet önünde küçük düşürmeme adına geceli-gündüzlü çalışıp durdu. Yıllardır anaların ağladığı ve delikanlıların öldüğü terör konusunda barış çağrısı yaptı durdu.
Hasılı Tayyip bey, milletin ilaç kuyruklarında sabahlamasını hazmedemedi. İsteyenin istediği okula gidememesine seyirci kalamadı. Kamuda kılık-kıyafet
Tayyip bey, yıllarca dışa bağımlı
Cumhurbaşkanımız Tayyip beyin bu kararlı ve istikrarlı iktidarında terör, artık kendi inlerinde vurulmaya başladı. Devlet içinde yuvalanmış her türlü zararlı yapının bütün planları deşifre edildi ve hesapları bozuldu. Darbecilerin ipleri bir bir pazara çıkarıldı.
Böylece bu mazlum ve masum millet, yıllar sonra da olsa nihayet birinci sınıf insan gibi hizmet görmeye başladı. Avrupa’daki vatandaşlarımız ise, yaşadıkları ülkelerde büyük bir ülkenin vatandaşı olarak gururla dolaşmaya ve yürümeye başladı. Artık ülkemiz Türk dünyasının sözde değil özde abisi ve hamisi olmuştu.
Kafkaslar ve Balkanlar’da hizmet ve kudret
Barış ve esenlik adına çevrenizdeki gerçekleşen olayların içinde değilseniz, yani masada yoksanız; olay sonrası planlama ve gelişmelerde de yoksunuzdur, prensibi gereği dış politikada diklenmeden dimdik duruldu.
Yani, içeride dış mihraklardan kaynaklanan yalan yanlış gündemler bir bir bertaraf edilirken, dışarıda da tüm devletlere karşı barışçıl ama caydırıcı bir dil de kullanıldı. Sahi, Tayyip bey daha ne yapmalıydı ki…?
İsmail TANIŞMAN--Ak Parti Demokrasi Hakem Kurulu Başkanı
ismaile
10 Aralık 2015 Perşembe 10:58ooo sevgili büyük düşünür tüpçü ismail.görüyoruz ki iş yerini taşımıssın. ama malesef kaldırım işgalinden yine vazgeçmiyorsun.bırak sen yazı yazmayıda kaldırımları boşalt
hayret
10 Aralık 2015 Perşembe 01:38bu defa habere o yakışıklı resmini eklememişsin
Cavit
10 Aralık 2015 Perşembe 00:01Birilerinin aile saadeti icin savas bile cıkarabilecigini biliyormusunuz? Rus ucağından sonra TSK ucaklarının Karadeniz ve Suriye sınırında ucmadığını biliyormusunuz? Birilerinin kendi saadetleri icin Türkiyeyi atese atmasına engel oluyorlar. * Davos'ta gürleyen beyimizin oğulcuklarının gemilerinin İsraile mekik dokuduğunu, İsraille ticaretin 2 katına cıktığını biliyormusunuz? BM'de bos salona konustugunu biliyormusunuz? Tüm darbe ve PKK-KCK sanıklarını AKP'nin salıverdiğini biliyormusunuz? vs.
a.o.y.
09 Aralık 2015 Çarşamba 19:38Lan likit ismail. Git ötede havla. Sana yazı yazdıranın , yazdıklarını yayınlatanın ta ...