ACABA İYİ PARTİ Mİ İYİ, GÖKMENOĞLU MU İYİ?

Kamuoyunun malumu olduğu üzere İyi Parti, 25 Ekim 2017 tarihinde ülkede var olduğu varsayılan siyasi boşluğu doldurma amacıyla kuruldu. Partinin ismi konusunda uzun tartışmalardan sonra nihayet “artık uzun boylu tartışmak olmaz, herkes bundan (yani "iyi"den) aşağı yukarı herkes aynı şeyi anlar, yani İYİ olsun, çünkü İYİ'nin karşısında söylenebilecek tek bir kavram dahi kalmasın" diye, Meral AKŞENER hanım ve beraberindekiler, partilerine “İyi Parti” adını koydular. Böylece onlar iyi, ama karşıdakiler yani diğerleri "kötü" olmuş oldu. Ama ne yazık ki, bilemediler. Kendilerinin dışındakiler kötü olarak ötekileştirildikleri için ta baştan kaybettiler.

Kurucularının parti ismini İYİ Parti olarak değerlendirmelerinin bilinç altında, İYİ’nin Orta Asya bozkırlarından esintilerle, milliyetçilerin yüreklerini serinletmesi gibi bir ilave getirisi de vardı. Ancak görüldü ki, zaman içinde oluşan o ilave serinlikler unutuldu. Akıllarda yalnız Akşener hanım ve derin bağlantılar kaldı.

İstanbul'da 24 Haziran seçimlerinde, İyi Parti standında, MHP'li ülkücülerle küçük çaplı bir arbede yaşandığında İyi Parti sözcüsünün: “Vatan hainlerine gösterdiği hoşgörünün binde birini, "ülkücülere" göstermekten kaçınan ve devlet-millet düşmanlarına dümen tutmak için sokaklardan çektiği çocukları bizlere saldırtarak sokaklara süren her kimse, hain ve alçaktır”  dediğini de dün gibi hatırlıyoruz.

Yani, ülkücülüğü MHP'ye asla kaptırmıyorlar. Gerçek ülkücü biziz diyorlar. Diğer ülkücüler, devletin dümen suyuna kapılıp gidenlermiş. Yani devletin bekası adına verdiği onlarca kutsal destek yüzünden, bugün ABD'nin bile Suriye'den çekilmesine sebep olan, kamuoyu nezdinde bölgedeki en büyük ve en güçlü aktör olan Türkiye'nin, TAYYİP BEY'den sonra en güçlü ikinci aktörü durumundaki BAHÇELİ beye, ülkücülüğü çok görüyorlar. Üstelik bu ülkede ülkücülüğü, ihdas ve deruhte eden teşkilatın MHP olmasına rağmen. Ve MHP'nin liderinin de BAHÇELİ bey olmasına rağmen.

Bir Ak Partili olarak, bu fotoğraf karşısında inanın kafam karıştı. Ülkücüler MHP'de midir, yoksa İYİ Parti'de mi? Daha net sorayım: MHP'liler mi ülkücüdür, yoksa İYİ Partililer mi ülkücüdür? Bu soruyu Isparta ölçeğinde nasıl soralım? Bugün Isparta'da, İYİ Parti il başkanımızdan daha popüler olan  GÖKMENOĞLU bey mi ülkücüdür? Yoksa, İYİ Parti il başkanı TANDOĞAN bey mi ülkücüdür? Ya da oyun kurucular ülkücülükten iş çıkaramayınca başka yakın denizlere mi yelken açmaktalar?

Her ne olursa olsun. Bunun bence bir çözümü var. Hem ülke genelinde ve hem de Isparta yerelinde. Zaten ülkücülük, bildiğim kadarıyla İYİ Parti tüzüğünde yer almamaktadır. Eğer varsa, ülkücülük adına verilen kavgalar MHP ve İYİ Partiyi bağlar. O zaman da, yeri geldiğinde siyaseten bir şeyler koparmak için milliyetçilik adına yapılacak söylemlerin ülkücü kitleler üzerinden yapılmaması gerekiyor. İlla o söylemler yapılacaksa da ülkücü kitleyi kendi yanlarına çekme adına incitmemek de gerekir.

GÖKMENOĞLU bey bu açmazın içine bence er-geç düşecektir. Ülkücülerden oy isterken, ben de ülkücüyüm demek zorunda kalabilecek ve Ülkücülüğü evirip çevirebilecektir. Hatta ülkücülüğü, milliyetçilik gibi de değerlendirebilecektir. Ayrıca bu sorunlarla sadece GÖKMENOĞLU bey değil, Isparta İyi Parti il başkanı ve il teşkilatı dahi karşı karşıya kalabileceklerdir.

Evet, Isparta'da görülüyor ki, çok renkli bir seçim bizi bekleyecek. Bana göre en rahat aday sanırım BAŞDEĞİRMEN bey.  Zira ne kendisi ne de partisi AK PARTİ, böyle karmaşık zemin problemleri ile karşı karşıya kalmayacaktır. Yukarıda dile getirmeye çalıştığım olası sorunlar başta GÖKMENOĞLU bey için, saniyen mevcut başkan GÜNAYDIN bey için de geçerlidir. Gözümün önüne; Isparta ölçeğinde ülkücülüğün 30-40 yıl çilesini çekmiş ama şu an kendi halinde yaşayan çoğunluğunu benim de tanıdığım güzel insanlar geliyor. Onların benim yazımı okurken, ülkücülüğü GÖKMENOĞLU bey ile GÜNAYDIN beylerin arasına koymamı okuyup da, kah gülümsemeleri ve kah "ahh ahhh" diyerek iç geçirmeleri geliyor.

Evet, hayat böyle işte. Takdir böyle. Kader bazan bizleri, istemesek de bir yerlere sürüklüyor ve orada oyalanmamızı istiyor. Hani mal yalanmış. Mülk de Yalanmış ya.

Evet, her şeye rağmen inşallah güzel olacak seçim. Dua edelim hayırlı da olsun. Kalın sağlıcakla...

İsmail TANIŞMAN