30 Nisan 2024 Salı

PARALEL DAVAYA DEVAM EDİLDİ

Isparta'da aralarında siyasetçi, akademisyen, öğretmen ve gazetecilerin bulunduğu kişileri dinledikleri öne sürülen 10 polis hakkında açılan davayla ilgili şikayetçiavukatı Ülkem Baş, yapılan dinlemenin bireylere karşı değil devlete karşı işlenmiş bir suç olduğunu savunarak, dosyanın Ankara 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilmesini talep etti

Isparta

Isparta'da 2012- 2013 yıllarında, aralarında siyasetçi,akademisyen, öğretmen ve gazetecilerin bulunduğu kişileri 'Türk İntikam Tugayı've 'Selam Tevhid' örgütü üyesi sıfatıyla dinledikleri öne sürülen 10 polis hakkında 'resmi belgede sahtecilik, haberleşmenin gizliliğini ihlal ve iftira'suçlamalarıyla açılan davanın 2'nci duruşması, Isparta 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmaya tutuksuz sanıklar görevden ihraç edilen dönemin Isparta İstihbarat Şube Müdürü Peyami Baykara ile büro amiri Mehmet Şanverdi,göreve devam eden polisler S.B., M.D., A.Ö., A.G. ve M.T. ile 11 şikayetçisi bulunan davada çeşitli terör örgütlerinin üyesi olduğu iddia edilerek dinlemeye alınan kişilerden MHP İl Başkanı İsa Yalçın, dönemin MHP Seçim Koordinasyon Başkanı İzzettin Dikmen, akademisyen Aliye Yılmaz ve Tevfik Atasoy katıldı.

'MHP'Yİ İTİBARSIZLAŞTIRMA OPERASYONU'

MHP Seçim Koordinasyon Başkanı İzzettin Dikmen, dinlendiğini emniyete ifadeye çağırıldığında öğrendiğini belirterek, sanıklardan şikayetçi olduğunu söyledi. MHP Seçim Koordinasyonu Başkanı olduğu dönemde bu dinlemenin yapıldığı ve bunun bir algı operasyonu olduğunu öne süren Dikmen, "Bu MHP'yi itibarsızlaştırma operasyonudur. Dönemin İl Emniyet Müdürü'nden de davacıyım. Ayrıca Telekomünikasyon İletişim Merkezi'ndeki görevlilerden de şikayetçiyim" dedi.

'BENİ DİNLEDİKLERİNİ HİSSETTİRMEDİLER'

MHP İl Başkanı İsa Yalçın, sanıklardan davacı olduğunu aktarırken, "Böyle bir şey yapıldığına inanamıyorum. Gerçekten çok üzüldüm. Görevi kötüye kullanma dışında devlete karşı işlenmiş bir suçtur.Benim bir örgütle bağlantım olmadığını bilirler. Beni dinleyen kişilerle zaman zaman görüşmelerimiz oldu. Ama beni dinlediklerini hissettirmediler. Üzerime suç oluşturmak için bana yaklaştıklarını ve bunun kazara olduğunu düşünmüyorum" diye konuştu. Yalçın ayrıca dinlemelerin ise dönemin İl Emniyet Müdürü'nün haberi olmadan gerçekleşmesinin mümkün olmadığını savundu.

'HUKUK DIŞI DİNLEME OLDUĞU AÇIK'

İsa Yalçın'ın avukatı Ülkem Baş da "Yapılan dinlemenin'önleme dinlemesi' olduğu ifade ediliyor. Dosyaya baktığımızda ise 'A- İntikam Tugayı', 'B- Örgüt Üyesi' denilerek dinlendikleri ve bunun bir 'önleme dinlenmesi' adı altında yapılan hukuk dışı bir dinleme olduğu açıktır.Bireylere karşı değil devlete karşı işlenmiş suçtur. Bu davanın da görüleceği yer HSYK tarafından görevlendirilen Ankara 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'dir.Mahkemenizin görevsizlik kararı vererek, dosyayı Ankara 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilmesini talep ediyoruz" şeklinde konuştu.

Sanıklardan dönemin İstihbarat Şube Müdürü Peyami Baykara'nın avukatı Hıdır Yıldız ise devletin güvenliğine dair bir iddianın söz konusu olmadığını vurgularken, "Bir suç da doğurmamıştır. Bu mahkemenin görevli olduğu yer burasıdır" dedi.

DURUŞMA ERTELENDİ

Mahkeme heyeti, dosyanın imza incelemesi için bilir kişiye gönderilmesine, dosya kapsamında bulunanlar dışında başkaca yasa dışı dinleme yapılıp yapılmadığının tespiti için müzekkere yazılmasına, dosyanın devlet aleyhine işlenen suçlar kapsamında olması sebebiyle Ankara 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilmesine ilişkin talebin müteakiben değerlendirilmesine karar verdi. Heyet, duruşmayı 9 Temmuz'a erteledi.

 

YORUM EKLE

Güvenlik Kodu

YORUMLAR

biri

15 Mayıs 2015 Cuma 12:28

O zaman MHP bal gibi de vardı.. Siz alparslan türkeşin yolundan gitmiyor musunuz yoksa ?? Alayınız cahilsiniz.. Gidin araştırın..

KISA DON

15 Mayıs 2015 Cuma 09:32

Ahmet Davutoğlu'na cevap, MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural'dan geldi. Hürriyet'e konuşan Vural, “O zaman MHP diye bir parti yoktu bre cahil adam” dedi. Davutoğlu şöyle devam etti: “Tevellütü yetmiyor belli ki. Kendisinin başbakan olduğundan haberdar olmadığını, kendisini hala müsamerede zannettiğini biliyoruz da, acaba 12 Eylül’de bir insanlar idam edilirken kendisi neredeymiş? O zaman bir sağdan, bir soldan diye insanlar idam edilirken Davutoğlu ne yapıyordu, karyolanın altında mı saklanıyordu

DİĞER HABERLER

ÖNE ÇIKANLAR