01 Mayıs 2024 Çarşamba

Isparta 80 yılda tek cinayet bile işlenmeyen şehirdi!

Isparta 80 yılda tek cinayet bile işlenmeyen şehirdi!

Isparta

Isparta’da tarihçi ve yazar Bekir Manav yazdı.

Ispartalıların yüzü, dudakları değil, gözleri bile gülümserdi. Gürbüz ve mütenâsip vücutlarında pembe ve şen çehreler, ne kadar da uysal ve hâluk insanlardı.
On beş yaşına bile gelmeyen kızların boyunlarında kendi alınterinden beşi biryerdeler olurdu. Bu güzel kızlar gelinlik çağına kadar üç beş sandık çeyiz yaparlardı.
Sühâ Tekin Konya Sultânisini bitirdikten sonra İstanbul’la gider, büyük şehir insanlarının cıvık varlıklarından tiksinir. Paris’e gidip hayatın daha iğrenç köşelerini görünce bu insanlardan büsbütün nefret eder. Ama Isparta, o çocukluğunun bir kısmını geçirdiği, güller, bülbüller diyarı, neşe ve saadet diyarı Isparta öyle mi?
Isparta’da ilk kiraladığı evi konu komşu birleşip süpürüp temizlemişler. Kapkacak ne lazımsa hepsini getirip odasını düzmüşler. Nefise Nine’nin ilk taşındığında getirdiği Honaz Kirazı’nı unutmamış. 
Kiraladığı evin küçük penceresinden ay daha bir güzel görünürmüş Isparta’da. Yıldızlar daha parlak ve temiz.
Ruhtaki tatlı ürperişler, kelimelerin çemberine girer mi?
Kiraz Bayramı Isparta Kültürünü Yansıtıyordu!
Eskiden Isparta’da sosyal bayram bir tane olurdu. Günümüz dilindeki karşılığı festival diyebiliriz. Öyle kiraz bayramında parayla konser veren tayfa olmazdı. Amaç şarkı türkü dinlemek, çığlık atmak, betonların arasında bağırmak değildi ki. Ispartalı zarifti, ince ruhluydu.
Kiraz bayramında civar illerden Isparta'ya yoğun bir ziyaretçi akını olurdu. Bu bayram üç hafta süren bir şenlikti. Tüm Isparta bu süreçte Dere Mahallesi’ne akın ederdi. Kimi merkebiyle, kimi atıyla, kimi de yaya olarak çıkardı. Gönüllü bir şekilde tüm Ispartalılar bu şenliğe iştirak ederdi. Al yanaklı kızlar, civan delikanlılar, mahcup yüzlü analar, kasketli zayıflamış babalar, ak sakallı dedeler, kıpır kıpır zıplayan çocuklar bu bayrama çıkardı.
Kumyolu ile akoluk toz içinde kalırdı o dönem. Halıdan heybelere her türlü nevale, boş kalırsa küçük çocuklar bindirilirdi. Bir ellerinde et çömleği, bir ellerinde ut torbasıyla şen şakrak çıkılırdı dere rampası.
Neneler bile Düldülayağındaki yatırları gezmek bahanesiyle katılırlardı. 
Akoluk çeşmesinden(Hastane Caddesi) başlayan kiraz ve gül bahçeleri, Sidre Küllük Tepesine doğru şahlanırdı. 
Yüce ihtişamlı kiraz ağaçları nefes verirdi Isparta’ya.
Ispartalı çocuklar hevenkle başladılar sanata.
Heybeler, çıkınlar, sepetler Dadıramba kokardı.
Davullar vururken, mâniler dökülürdü dillerden.
Kiraz kalmasa da, yerine betonlar dikilse de, Kiraz bayramı tekrar yapılmalı, çünkü bu bayram Isparta’nın gerçek kültürüydü.  
Kaynak alıntı- Ün Dergisi 1941 
Bekir MANAV – 05.08.2022

YORUM EKLE

Güvenlik Kodu

YORUMLAR

Isparta li

16 Şubat 2024 Cuma 14:03

Isparta da sadece Isparta li kalabilseydi, yine aynı olurdu, ama doldu kaldı , Isparta lidan başka komşu illerden gelen ve yerleşip burda yaşama başlayan ve bu şehre nankörlük yapan,bu ne demek olay olması kacinilmaz demektir.

MustafaAKBAŞ

16 Şubat 2024 Cuma 14:00

2000yilindan itibaren o soyylenenler yazılanlar mazide kaldı derlerye ekmeğin mayası değiştirdi mi temel eninde sonunda sarsılır.herkes gelmiş herkezzzz burda ordakilerde başka yerlere göç ettirilmiş.ve gitmiş .artık o Isparta ve ilçeleri köyleri artık yokkkkk

DİĞER HABERLER

ÖNE ÇIKANLAR